İnanç konusunda biz Müslümanların bildiğimizi zannettiğimiz fakat yarım yamalak olarak tabir edilebilecek şekilde yeterli bilgiye sahip olmadığımız çok konu var. Daha önce birbirine yakın inançlar olan Şiilik ve Alevilik arasındaki farkları araştırdım ve sonuçlarını aynı konuda başka merak edenler olabilir düşüncesi ile köşemde yayınladım. Geniş ilgi gördü ve devamlı okunmaya başladı.
İslam Dininin yumuşak karnı olan ve son senelerde, ülkemiz ve İslam dünyası ile tüm dünyanın problemi haline gelen Suriye İç Savaşının ve Orta Doğu'nun bataklık haline gelme sebebi olan Şiilik ve Sünnilik ayrışmasının son senelerde dünya gündeminde bir numaraya yerleşmesi ile bu ayrışmayı oluşturan hususları derledim kısa ve özet halinde aşağıda bilgilerinize sunuyorum:
Önce konunun temel terimlerini açıkayalım ve sonrada aralarındaki farkları ele alalım:
Sünni kelimesi, peygamberimizin yapmış olduğu davranışları izleyen, takip eden ve hayatına uygulayan anlamına gelen “Ehli Sünnet” kelimesinden gelir.
“Şiilik” veya “Şia” mezhebi mensuplarına “Şii” denir.
“Şia” terimi “takipçiler” anlamında arapça bir kelimedir. Tarihteki kullanım “Şiat-ı Ali” yani “Ali’nin takipçileri” anlamına gelen kısaltılmış şeklidir.
“Sünni” aynı zamanda kelime olarak ayrıca “Gelenek insanı” anlamını taşır. Buradaki gelenek kelimesi peygamberin günlük yaşamda yapmış olduğu davranış ve hareketleri temsil eder.
'' 1-Aslında her iki grubun da Allah, Peygamber ve Kuran inancında bir farklılık yoktur. Fakat İslamiyet’te bunlara ilaveten bir de sünnet ve hadis kavramı var. Sünni mezheplerin, Hz. Muhammed’in sünneti ve hadisler üzerine bina edildiği ileri sürülür.
Şiiler de peygamberin sünnetini kabul etmektedir. Fakat sünnet ve hadis olarak ortaya konan belgelerin bir kısmı Şiilerce kabul görmediği gibi, Şiilerin kabul ettiği bazı sünnet ve hadisler de Sünni mezhep mensupları tarafından kabul edilmemektedir. Buna rağmen üzerinde anlaşma sağlanan pek çok sünnet ve hadis de vardır.
2-Şiiler halifeliğin Hz. Muhammet soyundan ( Ali ve Fatıma’dan ) gelenlere ait olduğunu savunduklarından, Bekir, Ömer ve Osman’ın halifeliğini tanımazlar ve bunların halifelik makamını gasp ettiklerine inanırlar. Şiilere göre Hz. Muhammed’in halefleri, ilki Ali olan ve onun soyundan gelen 12 imamdır.
3- Şii inancına göre imamlar, her ne kadar peygamber olmasa da, sıradan insanlar da değildir. Tanrının görevlendirdiği, seçilmiş çok özel ve günahsızlık vasfına sahip insanlardı. Ayrıca iktidar bir inanç meselesi olduğundan, İmamın aynı zamanda devlet başkanı da olması gerekmektedir.
Sünnilerde ise, iktidar dini değil, siyasi bir meseledir. Bu yüzden de bir soy meselesi olamaz. Ümmetin kendi içinden istişare ile çözeceği bir konu olup, devlet başkanına itaat esası vardır. Şiilerce 12. İmamın ise ölmediğine, gaip (saklı) olduğuna, kurtarıcı ( Mehdi ) olarak tekrar geri döneceğine inanılmaktadır ki, Sünni mezhepler bunu kabul etmez. '' (*)
Bu iki inanç akımı konusunda kendi bilgi ve düşüncemi aktararak yazımı sonlandırayım:
Sünnilik ve Şiilik; her ikisi de Kur'an'daki gerçek İslam'dan uzaktır. Her ikisine de Allah'tan inen Peygamberimiz tarafından tebliğ edilen Kur'an'daki açık emirlere aykırı, kişilerin katkıları ve hurafeler -- Şia da biraz daha fazla -- çok fazladır. Öyle ki, İslan dini gerçek kaynağı olan Kur'an dışı bir inanç haline gelmiştir. Peygamberin sözleri iddiasıyla birileri tarafından uydurulan sahte sözler '' Hadis '' iddiasıyla Kur'an'ın da önüne geçirilmiş ve din kaynağı haline getirilmiştir. DİN ALLAH'INDIR. PEYGAMBER DAHİ DİN HÜKMÜ KOYAMAZ şeklinde ayet hükümlerine rağmen.
İşin acı tarafı, gerçek İslam'la alakası olmayan bu iki akımın yani '' Geleneksel İslam '' ile '' Şiilik '' taraftarları birbirlerinin can düşmanı haline geliyor ve birbirlerinin kanını döküyorlar...
NOT: (*) www.Mumsema.org
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder