3 Haziran 2018 Pazar

Biraz Kuantum'dan zarar gelmez !...



Son yıllarda bilim alanında en popüler konu '' Kuantum Fiziği '' Yani atom altı parçacıklarını konu alan fizik. Bu konu ile bağlantılı olarak kişisel gelişim alanında da '' Kuantum '' kelimesi çok öne çıkmaya başlayınca çok kişi gibi bende bu konu ile ilgilendim ve Kuantum kelimesini ve Kuantum Fiziği konusunu kendi çapımda anlamaya, çözmeye çalıştım. Bu konuyu ele alan okuduğum ilk 4-5  eserde anlayamadım veya okuduğum kitapların yazarları konuyu basite indirgeyemedikleri için anlatamadılar. Derken bir eserde konuya biraz yaklaşabildim.

.Dostlar, bu konuya giren bir daha çıkamıyor !

Çok ilginç, çok derin, çok karmaşık bir konu Kuantum Fiziği.

Henüz fizik alimleri bile işin başında.

Ama geleceğin anahtarları, IŞINLANMA, ZAMANDA YOLCULUK, UZAYIN KEŞFİ gibi yakın zamana kadar ütopik olarak yaklaşılan '' Kurgu bilim - Kurgu film ''  konularının olabilirliğinin anahtarları bu konunun içinde saklı.

Bugün size bu konu ile ilgili olarak incelediğim son kitaptan bahsedeceğim:

Eserin adı : BİRAZ KUANTUMDAN ZARAR GELMEZ - Evren Hakkında Kışkırtıcı Bir Klavuz

Yazarı : Marcus Chown

Yayıncı : Alfa Yayınları.

Benim incelediğim kitabın 4. basımı imiş.

Kitapta, Kuantum Fiziğinin temelini oluşturan, atomlar ve bileşenlerini açıklayan '' Kuantum Teorisi '' ve uzay, zaman ve kütle çekimini açıklayan Einstein'in '' Genel Görelilik ( İzafiyet ) Teorisi '' anlatılıyor.

Kitaptaki bilimsel izahlar sıradan benim gibi basit lise düzeyinde fizik bilgisine sahip olanlarının kavraması zor düzeyde. Fakat bu bilimsel verilerin basite indirgenmesi zor ve hatta imkansız. Ama yazar bu bilimsel verilerin insan hayatınına uygulaması sonuçlarını da verdiği için konu ile ilgili bir  fikriniz  olabiliyor.

Kitabın içeriği hakkında bir fikir sahibi olabilmeniz için kitabın öz
sözündeki bir bölümü aşağıya aktarıyorum:

'' Aşağıdakilerden hangisi doğru ?

Aldığınız her nefes, Marilyn Monroe'nin verdiği nefesten bir atom içerir.

Yukarı doğru akabilecek bir sıvı türü vardır.

Bir binanın en üst katında, en alt katına kıyasla  daha hızlı yaşlanırsınız.

Bir atom, aynı anda bir çok farklı yerde bulunabilir, tıpkı sizin aynı anda Hem Newyork hem de Londra'da bulunmanız gibi.

Tüm insan ırkı, bir küp şekerin sahip olduğu hacme sığdırılabilir.

'' Herhangi bir kanala ayarlanmamış televizyondaki karlanmanın yüzde biri, Büyük Patlamanın neden olduğu  elektromanyetik gürültüdür.

Zamanda yolculuk fizik kurallarına aykırı değidir.

Bir fincan sıcak kahvenin ağırlığı, soğuk halinden daha fazladır.

Ne kadar hızlanırsanız o kadar incelirsiniz.  ''

Sonuç:

Hepsi doğru imiş !

KUR'AN'DAKİ İSLAM akımı öncüleri: 2 - Prof.Dr. YAŞAR NURİ ÖZTÜRK



Uzun süredir kanser tedavisi gören ünlü ilahiyat profesörü Yaşar Nuri Öztürk, doğum günü olan 22 Haziran'da hayata gözlerini yumdu.

3,5 AY KEMOTERAPİ GÖRDÜ
Yaşar Nuri Öztürk mide kanseri teşhisiyle 12 Kasım 2011'de ameliyat olmuş ve 3.5 ay kemoterapi görmüştü.
İlahiyat profesörü Yaşar Nuri Öztürk, rahatsızlığından dolayı geçtiğimiz günlerde Yeditepe Üniversitesi Hastanesi'ne kaldırılmıştı. Burada bir süre tedavi gören Öztürk daha sonra evine geçmişti.
SAAT 16.30'DA YAŞAMINI YİTİRDİ
Gazeteci Hulki Cevizoğlu, Öztürk'ün saat 16.30'da evinde yaşamını yitirdiği bilgisini paylaştı.

Kısa hayat hikayesi:
Yaşar Nuri Öztürk Karadenizli bir ailenin çocuğu olarak 22 Haziran 1945 dünyaya geldi. 22 Haziran 2016'da 70 yaşında vefat etti. Yaşar Nuri Öztürk’ün merhume annesi Bayburtlu, merhum babası Trabzonlu ’dur. Trabzon’un ilçesi olan Sürmene çocukluğunu ve ilk gençlik yıllarını burada geçirdi.  
Dini eğitimini ilk olarak babasından alan Yaşar Nuri Öztürk 9 yaşında hafız oldu. O yıllarda Anadolu’da hala devam etmekte olan medrese geleneği ile eğitim hayatına devam etti. Medrese hayatından sonra ise yaşamına yön verecek kararlar aldı.
  12 YIL BOYUNCA İMAMLIK YAPTI
 Üniversite eğitimi alan Yaşar Nuri Öztürk Hukuk bölümünde okudu. 12 yıl boyunca imamlık ve vaizlik vazifesinin ardından, akademik hayata dönüş yaptı ve 1980’de “ İslam Felsefesi” alanında doktora yaptı. 1986 yılında aynı alanda doçentliğini aldı. Ortadoğu, Balkanlar, Avrupa ve Afrika ülkeleri, ABD, Güney Kore ve Japonya’da kendi alanı ile ilgili akademik araştırmalar yapan Öztürk, ayrıca Fransa’da Grenoble Üniversitesi’nde çalıştı. New York’ta “İslam Düşüncesi ve Çağdaş Sufi Düşünce” dersleri okuttu. Türkçe, Arapça, Farsça, İngilizce ve Fransızca dillerinde çeşitli çalışmaları bulunan Yaşar Nuri Öztürk, 1978 ve 1982’de “Türkiye Milli Kültür Vakfı” ödülünü kazandı.
 Yaşar Nuri Öztürk yurt içinde olduğu gibi  yurtdışında pek çok yerde İslam ve insan hakları konularında seminerler, konferanslar verdi Türkiye’de Kur’an’a dönüş hareketinin öncüsü olan ve Time Dergisinin gerçekleştirdiği “20. Yüzyılın En Önemli Kişileri” listesinde kamuoyunca belirlenen yüz isim arasında ilk 10 arasına giren Yaşar Nuri Öztürk aynı zamanda da, Türk üniversitelerinde öğretim üyesi ve dekan olarak 26 yıl görevde bulundu.ABD- New York’ta (The Theological Seminary of Barrytown) bir yıl misafir profesör olarak “İslam Düşüncesi” dersleri okuttu. Aynı süre içinde, The World Scripture’ın İslam bölümünün hazırlanışında görev aldı. Büyük çoğunluğu İslâmiyet hakkında elliye yakın kitabı vardır. Özellikle onun “Kur’an’daki İslâm” adlı ansiklopedi vasfındaki kitabı, Yaşar Nuri Öztürk tarafından çoğu konferansında telkin edilmektedir.
 Yaşar Nuri Öztürk herhangi bir yorum yapmadan, çeviri özelliğinde Kur’an-ı Kerim’in  mealini yapmıştır. 993-2003 yılları arasında 126 baskı yaρan bu çeviri, Türkiye Cumhuriyeti Tarihinin En Çok Baskı Yaρan Kitabı olmuştur.
1992 yılında İstanbul Üniversitesinde İlahiyat Fakültesi kuruldu 19.11.1993 yılında ise Prof. Dr. Yaşar Nuri Öztürk kurucu dekan olarak atandı.
 Nuri Öztürk, 3 Kasım 2002 seçimlerinde Cumhuriyet Halk Partisi'nden İstanbul milletvekili olarak Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne girdi. Daha sonra CHP'den istifa etti. Ardından da Halkın Yükselişi Partisi’ni kurdu ve bu partinin genel başkanlığını dört yıl boyunca sürdürdükten sonra 19 Ekim 2009 tarihinde üniversite ile çok ilgilenemediği gerekçesiyle genel başkanlıktan istifa ederek aktif siyasî hayatını son vermiş oldu.

 YAŞAR NURİ  ÖZTÜRK’ÜN  TELEVİZYON HAYATI
 90’lı yıllarda açık oturum programlarına katılmasıyla geniş halk kitlelerine kendini tanıtmış oldu. Klasik hoca çizgisinin dışında olması insanları bir kısmını şaşırtırken, bazı kesimleri de dine yaklaştırdı. Bu yıllarda birçok sözleri gündem olan Yaşar Nuri Öztürk uzun bir süre kameraların önünden uzak durdu. Yıllar sonra Saba Tümer’le öğlen kuşağında program yapan Yaşar Nuri Öztürk seyircilerden soru cevapladı ve küçük meal dersleri yaptı.
 Saba Tümer ile yaptığı “Saba Tümer ile Bugün” programın da izleyicileri şaşırtan fiziki değişiyle ilgili bilgi vermezken, izleyicilerin neden Cuma namazına gitmiyor sorularından dolayı açıklamada bulundu. Hasta olduğunu söyleyen Yaşar Nuri Öztürk, toplu ortamlara giremeyeceğini ve neden bu kadar zayıfladığını açıklamıştı.
Daha sonraki dönemde Sokak TV’de Kitaptan Aydınlığa programını yapmıştır. Ardından Halk TV’de Uğur Dündar ile program yapan Yaşar Nuri Öztürk son olarak Ulusal Kanal ’da Söz Ve Işık programını yapmıştır.
Görünümündeki değişimin sebebi Mide kanseri olması olan Yaşar Nuri Öztürk yoğun bir kemoterapi görmüştü. Hastalığı yeniden nükseden Yaşar Nuri Öztürk’ün bir süre hastanede yoğun bakımda kaldıktan sonra 22 Haziran 2016 yılında vefat etti.

Yazarın Notu: 
Ülkemizde   '' KUR'AN'A  DÖNÜŞ  ve KUR'ANDAKİ  İSLAM  diye isimlendirilen akımın bayrak ismidir. Toplum genel anlamda  Kur'an ve İslam dininin gerçek yüzünü onun çabaları ile tanınmıştır.
İnsanlar  özellikle dini anlamda inanması pek zor değildir. Ama bir kere inandıktan ve bu inancı imana dönüştükten sonra inancını değiştirmesi imkansız denecek derecede zordur. İşte Yaşar  Hoca'mız bu zoru başarmıştır. 
Büyük bir sabır ve mücadele örneği vermiş, dışlanmış, hakaret görmüş  çok zor olan bu inanç dönüşümünü başlatmıştır. Fakat  fani bedeni bu yüke katlanamamış ve kansere yakalanmıştır.
Fırtınalı yaşamında siyasete de atılmış, aradığını bulamamış ve özel hayatında da savrulmalar yaşamıştır. Ama artık hurafe, rivayet, bazı insanların katkılarına dayalı GELENEKSEL  İSLAM yani Gelenek İslam'ı  inancı toplumumuzda artık sorgulanmaya ve dışlanmaya başlanmıştır.
Çok zor olan bu dönüşümün başlamasında en etkin rol alan hocamızı rahmetle anacağız...