25 Kasım 2018 Pazar

Kur'an emsalsiz olduğu ile ilgili meydan okuyan bir kitaptır....



'' De ki; Bütün insanlar ve görünmeyen gizli varlıklar  (Cinler) bu Kur'anın bir benzerini ortaya koymak için bir araya gelselerdi ve birbirlerine bu konuda destek olmak için ellerinden ne gelse yapsalardı yine onun bir benzerini ortaya koyamazlardı ''

************************ İsra / 17 - 18 ************************


'' Yüz Maymun '' fenomeni İslam'ın tek kaynağının Kur'an olduğu gerçeğini toplumumuza benimsetti....




Kısa bir süre önce   yayınladığım ''  Kuantumsal bir uygulama: 100 Maymun Deneyi '' başlığı altındaki yazımda, toplumdaki  yeni fikir ve uygulamaların toplumun  kitlesine uygun bir oranda ve sayıda üyesinin benimsemesi halinde  tüm toplum fertlerine düşünce enerjisi ile yayılacağı, yaygınlaşacağı ve kabul edileceği konusundaki bilim adamlarında yapılan deneyi anlatmıştım.

Bu deneyi hatırlatayım:
1952'de Japonya'da Koshima Adası' nda bilim insanları  maymunların beslenmesi için kumların içine tatlı atates bırakıyorlar.  Bu adanın maymunları da tatlı patatesin tadından hoşlanıyor ama bu yiyeceğin kumlu olması hiç de hoşlarına gitmiyor. Fak can boğazdan gelir diyerek kumlu da olsa yemeye devam ediyorlar.

Bir gün, 18 aylık İmo isimli dişi maymun tatlı patatesleri yakındaki su birikintisinde yıkayarak yemeyi akıl ediyor. Bu buluşunu annesine de öğretiyor. İmo'nun arkadaşları da patatesleri yıkayarak yemeyi öğreniyor ve kendi annelerine de öğretiyorlar. Bu yeni davranış biçimi bilim insanlarını  gözleri önünde, yavaş yavaş maymunlar arasında yayılıyor.


1952 - 1958 yılları arasında genç maymunlar, beslenmelerini daha zevkli hale getirmek için, kumlu patatesleri yıkamayı öğreniyorlar. Bu daha sağlıklı ve zevkli davranış biçimini çocuklarını taklit ederek onlardan yeni bir şey öğrenen yetişkin maymunlar da kazanıyor.  Yeniliklere açık olmayan, çocuklar ve gençlerden bir şeyler öğrenilebileceğini düşünmeyen, kendi  bildiklerini devam ettirmede ısrar eden yetişkin maymunlar da kumlu patates yemeye devam ediyor.


1958 yılı son baharında çok şaşırtıcı bir şey oluyor.  Koshima maymunlarının bir kısmı 
( diyelim ki 99 maymun ) artık patatesleri suda yıkayarak yemeyi öğrenmiş oluyor. Bir sabah, gün doğarken yüzüncü maymun da patateslerini yıkayanlar arasına katılıyor. İşte o an her şey değişiyor. Aynı günün akşamı, adadaki hemen hemen tüm maymunlar, patateslerini yemeden önce yıkamaya başlıyor. 100. maymunun ilave enerjisi her nedense devrim yaratıyor....

Ama hikaye bitmedi. Bilim insanlarını şaşırtan asıl sürpriz, bu adayla doğrudan ilişkileri olmadığı halde, diğer adalardaki maymun kolonilerinin de aynı anda patateslerini yıkamaya başlamaları. Yeni BİR DÜŞÜNCE VE DAVRANIŞ TARZI; TOPLUMLARI OLUŞTURAN FERTLERİN BELLİ BİR ORANI TARAFINDAN BENİMSENDİĞİ AN, BU YENİLİK,  MESAFENİN ÖNEMİ OLMAKSIZIN ZİHİNDEN ZİHİNE AKTARILABİLİYOR...  ''


Peygamberimiz Hz. Muhammed  aracılığı ile insanlığa gönderilen Kur'an ile tebliğ edilen İslam Dini ülkemiz ve tüm İslam ülkelerindeki insanlar tarafında zamanla gerçek kaynağı olan Kur'an'dan uzaklaştırılmış, Kur'an'daki '' Din Allah'ındır, Peygamberler dahi din hükmü koyamaz '' emrine rağmen bir takım din adamları ve ilgili,ilgisiz insanlar tarafından uydurulan hurafe ve  Peygamberimize atfen Hadis iddiasındaki rivayetler ile dejenere edilerek tanınamaz hale getirilmişti.   Gerçek dinin ne olduğu konusunda başlangıçta cılız olarak başlayan itirazlar pek etkili olamamış, 1400 yıl İslam Dini  GELENEKSEL  İSLAM adını verebileceğimiz bir yanlış şekle bürünerek bu günlere gelinmişti.

Bundan 30 - 35 yıl kadar önce ülkemizde rahmetli Akademisyen Prof. Dr. Yaşar Nuri Öztürk  Kur'an'daki gerçek İslamı kitapaları ile ve TV  ekranları program ve konferansları ile anlatmaya ve tebliğe başlamış, çok şiddetli tepki ve hakaretlere uğramış, mücadele ve adeta savaş vererek sağlığından olmuş ve bu yüzden Kanser'e yakalanmış ve hayatından olmuştu. Onun bu gerçeğe yani '' Kur'an'a dönüş '' mücadelesine zamanla  Prof. Dr. Süleyman Ateş, Bayraktar Bayraklı, Mehmet Okuyan ve Mustafa İslamoğlu gibi değerli hocalar katılmış ve  yavaşta olsa bu Kur'an'a dönüş mücadelesi toplumda kabul görmeye ve taraftar bulmaya başladı.

Sonunda bu günlere gelindi. Başlangıçta bu itiraz tebliğleri şiddetle reddedilirken bu bu gibi değerli insanların çabaları ile artık, bu gerçeğe dönüş akımı mücadelesi özellikle ülkemizde kitleler tarafından benimsenir hale geldi. Bu konuda tepkiler ve itirazlar artık gerçeğe direnen ve sayıları azalan Geleneksel İslam  taraftarlarına yapılmaya başlandı.

Kuantumsal 100 Maymun fenomeni bu Kur'an'a dönüş mücadelesinde de gerçekleşti. Toplumun  önemli bir kesimince  benimsenen  bilgi ve görüş,  beyinlerdeki düşünce enerjisi yardımı ile kitlesel dönüşüme neden oldu.

Allah bu uğurda mücadele veren gerçek aydınlarımızdan razı olsun......




ÖĞRETMENLİK NASIL BİR MESLEKTİR ?...



ÖĞRETMENLİK;
KPSS puanı ancak bu mesleğe uygun olduğu için,
Geçim derdi endişesiyle,
İstese de istemese de, 
Sevse de  sevmese de,
Seçilmek ve icra edilmek zorunluğunda kalınarak
Yapılacak bir meslek değildir.

ÖĞRETMENLİK;

Anlatabilmek, öğretebilmek yeteneği ister.
Çocuklara, 
İnsana,
Eğitime
SEVGİ İLE YAKLAŞMAK İSTER.
Sabır ister,
Fedakarlık ister.
Eğitimin bir Allah ve Peygamberlik mesleği olduğunu,
Allah'ın  yer yüzünde özenle, en güzel bir şekilde yarattığı insana '' katkıda bulunmak ''  anlamına geldiğini,
BİLMEK VE İNANMAK İSTER....

ÖĞRETMENLİĞİN;

İSTENEREK, 
SEVİLEREK, 
KEYİF ALINARAK  ve
HEYECANLA YAPILACAK 
BİR MESLEK OLDUĞUNU BİLMEK GEREKİR....