7 Aralık 2018 Cuma

Bazıları zannediyor ki ; " ŞÜKÜR '' DEMEKLE ŞÜKRETMİŞ OLUYOR::: ( Mustafa İSLAM...)

KABİR AZABI VAR MI ? ... ( Prof.Dr.Bayraktar Bayraklı )

NAMAZ HAKKINDA BİLİNMEYENLER...


Namaz ibadetine ilk adım abdest ile başlıyor bilindiği gibi. Bu konuda önemli bir yanlış bilgilendirme var. Abdestin farzları içinde ayakları topuklara kadar yıkamak farzdır diye bir bilgi ve yanlış uygulama var. Ama abdest ile ilgili ayet Mâide Suresi 6. Ayetidir. Bu ayetinin doğru tercümesinde başın ve ayakların aşık kemiklerine kadar mesh edileceği belirtilmektedir. Ama bazı meal ve tercümelere orijinalinde olmayan topuklara kadar yıkanma ilavesi yapılmıştır. Tabii ki zaman ve imkan yeterli ise yıkamak faydalıdır. Daha bir temizliktir. Ama şehirde, çarşıda hareket halindesiniz, yani geziyorsunuz. Abdestiniz yok alacaksınız. Varsayalım ki kış ayı ve çok soğuk bir hava var, ve tabii ki insanlar gezerken yanlarında havlu taşımayacaklardır. Bu durumda yıkama zorunluluğu külfet oluyor, sıkıntılarla karşılaşma söz konusu. Ama Allah’ın farz kıldığı, üstten çoraptan dahi mesh etmektir.

Bir başka yanlış bilgilenme, kaza namazları ile ilgilidir. Burada Kur’an ruhuna uygun uygulamalar şöyle olmalıdır:
Kaza namazı gün içinde geçerlidir. Bir gün sonra veya günler sonra kaza namazı söz konusu değildir.
Gün içinde de bir namazın kazaya kalabilmesi için zorunlu sebep varlığı geçerlidir. Elde olmayan sebeplerle vaktinde kılamadığınız namazı o gün tamamlamadan kaza edebilirsiniz. Ertesi gün ve günler için kaza söz konusu değildir. Vakit namazlarının farz oluşu gün ve zamanla sınırlıdır.
 Vakit ve imkan olduğu halde, ağırdan aldınız, yorgunluk hissettiniz, yani üşendiniz, vaktinde kılmadınız. Böyle bir namazın kazası söz konusu değildir.
 Kazaya kalmanın şartı tekrar belirtelim, zorunluluk halleridir.

5 vakit namaz kılmaya ilk defa başlayacaksanız. Geçmiş namazları tamamlamak ve kaza etmek gibi bir zorunluluğunuz yoktur. Temiz ve beyaz bir sayfa açtınız. Aksatmadan ve muntazaman kılmaya devam ederseniz ve geçmiş için Allah’a sığınıp bağışlanma dilerseniz, bağışlaması bol Rabb’imiz bağışlayabilir.

Önemli bir hatalı uygulamada seferi namazlarda söz konusu. Seferi hallerde ve korku hallerinde farz namazlarının kısaltılma emri var Kur’an’da. Dikkat edin, yetkisi değil, emri diyorum. Nisâ Suresi 101-103 ayetlerde. Yani 4 rekat farz namazlarını yarıya yani 2 rekata indireceksiniz. Burada sünnetlerin anlamı ve yeri yok. Namaz Allah için kılınır. Böyle bir durumda Yüce Allah kullarına kolaylığı öngörmüş ve emir buyurmuş. Birileri de çoğunlukla Peygamberimizin ağzından dini ve ibadetleri zorlaştırmak ve ağırlaştırmak için ne gerekiyorsa yapmış.

Değerli okurlar bu yazdıklarım, benim yorumum ve uydurduğum şeyler değil, haşa buna ehil değilim ve yetkim de yok. Zamanımız din bilginlerinin, yani Kur’an’ı Arapça orijinalinden tefsire ehil ve yetkin din adamlarımızın yorumları.

Kim bunlar ? Prof.Dr. Süleyman Ateş, Prof.Dr. Y.Nuri Öztürk ve Prof.Dr. Bayraktar Bayraklı, Hüseyin Atay, Mehmet Okuyan  ve akademisyen olmayan fakat en az onlar kadar yetkin Mustafa İslamoğlu ve Kur'an'daki İslamı gündeme getirme mücadelesi veren diğer hocalarımız.

KUR'AN MUHATABINDA '' Farkındalık '' OLUŞTURUR .... ( Mustafa İslamoğlu )