7 Eylül 2020 Pazartesi

CEMAATLER - TARİKATLAR VE ONLARIN YURTLARI KAPATILMALI !...





Cemaatlar - Tarikatlar ve Onların Öğrenci Yurtları KAPATILMALI !...

Fetö olayından sonra Cemaat ve Tarikat gibi dini grupların ülkemizde sinsi kötü siyasi ve sosyal olaylara sebep olduğu net anlaşıldı, fakat ne yazık ki onların sıkı bir denetimi ile zabtı rapt altına alınması yolun gidilmedi.

Artık görülüyor ki Diyanet İşleri Başkanlığımızın bu işi gerçekleştirmesi artık pek mümkün görülmüyor.

Neden ?

Denetim yapacak kurumun bu konuda  '' tarafsız '' olması gerekir ki, böyle bir işlemi adil ve doğru olarak gerçekleştirebilsin.  Ama böyle olduğunu söyleyebilmek ülkemiz için olumlu bir ışık olabilirdi ama ne yazık ki bunu söylemek ve savunmak mümkün değil...

Bu durumda da bu tür faaliyetlerin acilen kapatılması ve yasaklanması gerekir.

--- Efendim hepsi aynı şekilde kötü amaçlı değil ki diye bir itiraz olacaktır.

Ülkemizde bütün cemaat ve tarikatların  siyasi ve sosyal bir amacı vardır. Çünkü hepsi birer masonik gruplar haline dönüşmüştür.  Bunu hangi delil ve gerekçe ile söylediğime gelince;

Tüm cemaat ve tarikatlar Müslüman olmanın temeli olan '' DİN KARDEŞLİĞİ'ni  değil, masonların en önemli hedefi CEMAAT VE TARİKAT KARDEŞLİĞİ' ni hedef almakta bu doğrultuda çalışmalar yapıp, siyasi ve ekonomik alanda ÜYE SAYISINI ARTTIRIP, SAYICA ÇOĞALIP KENDİ YÖRELERİNDE VE ÜLKE ÇAPINDA   '' ETKİN '' KONUMA GELME HEDEFİNİ GÜTMEKTEDİRLER. Aynı grupta olmayı  avantajlı bir duruma getirmek için bilindiği gibi maddi ve manevi alanlarda  -- dinin temeli olan -- hak ve haklı olma inancını bir tarafa iterek BİRBİRLERİNİ DESTEKLEMEKTEDİRLER. Bu davranışın sonuçları olarak geçmişte resmi toplu sınavlardaki atraksiyonlarını bilmeyen anlamayan kalmadı.

Ayrıca artık herkes tarafından bilindiği gibi dini açıdan da  Kur'an'daki temel ve saf  Allah'ın dinini ve - tekliğini - değil, hurafelerle ve ne idiğü belirsiz hoca efendilerin  fikir, yorumları, ritüelleri ve  bilgiler ile  donanmış öğretileri temel almış, genelde İslam'ın temel kabullerine aykırı -- sapkın -- özel öğretilerinin toplumca yaygın olarak kabulü doğrultusunda çaba göstermektedirler.

Ayrıca  tarikat ve cemaatlerin özel gazete, dergi tv  yayınları ile sürekli propaganda faaliyetleri, ticari şirketleşme ve hatta holdingleşmeler ile bunların birbirlerini  maddi, manevi destekleme ve  üyelerini kollama, derneklerine yardım toplama çalışmaları artık gözler önünde sürüp gitmektedir.  Ayrıca Kur'an ve din eğitimleri de denetimsiz bir şekilde devam etmektedir.


Ben kişisel olarak kanatım şudur ki  ''  ülkemizde siyasi amaç gütmeyen '' cemaat ve tarikat yoktur. DİN VE İNANÇ KONULARI SİYASİ AMAÇLARLA BİR ARAYA GELDİĞİNDE HER İKİSİ  DE YOZLAŞMAKTADIR...

Özellikle tarikat olayında sözde dini eğitime alınan  küçük çocuklara karşı işlenen sapkın cinsel suçlar  ve yurt yangınları gibi yönetim hataları artık bu olayın  rezalet boyutuna varmasına ve sıradan normal dindar vatandaşların dahi tepkisine sebep olmuştur.  CEMAAT VE TARİKAT OLUŞUMLARINA OLUMLU BAKAN VATANDAŞ DA ARTIK KALMAMIŞTIR. Fetö olayının da etkisi ile İnsanlarımız  nezdinde cemaat ve tarikatların tamamının  güvenilirliği ve itibarları yok olmuştur.

Ben bu konuda ilk yazımda bu olayın  ikinci derecedeki boyutlarını ele aldım. Ülkemizin iç ve dış güvenliği konuları,  dine verilen zararlar, toplumun ahlaki dejenerasyonuna etkilerini sonraki yazılarımda ele almak  düşüncesiyle, dini gruplaşmanın  boyutlarını, tehlike ve önemini göstermek üzere YouTube'den alıntıladığım çizelgeleri bilgilerinize sunuyorum:

LÜTFEN BÜYÜTEREK İZLEYİN !...