23 Şubat 2020 Pazar

SİYASETTE ZİRVEYİ DE YAŞAMIŞ İNSAN BAŞKA NE İSTER ?..


Siyaset ne için yapılır ? Diye bir soru sorsam siysetin içinde olanlar ve bu alana girmeye niyetlenenler hemen:

----  ''  Vatan, Millet, Sakarya tekerlemesi ile esprili olarak ifade ettiğimiz ''  TOPLUMA FAYDALI OLMAK  İÇİN  SİYASET  YAPIYORUM  ''   diye cevap vereceklerdir.

Bu cevapda doğruluk payı kısmen olabilir, ama gerçekte toplum fertlerinin çoğunluğu da bu cevabın tam doğruyu ifade etmediğini bilirler  veya sezinlerler:

Kişi siyasete öncelikle kendi nefsinin '' yüksek makamlar gelmek ve toplumda  ayrıcalıklı bir statü içinde olmak ve etkin görevler almak  ''  istediğinden kaynaklandığını, topluma faydalı olma güdüsünün genelde ikinci planda kaldığını herkes bilir fakat dile getirmez. 

Abdullah Gül, siyasetin tabanından gelmiş, biraz kendi çabası ve becerisi ile, birazda o zamanın siyasi atmosferinin getirdiği anaforla ve de özellikle, beraber siyaset yaptıkları grubun liderine yakın olması etkileri ile hızla yükselmiş, sırasıyla milletvekili, bakan ve 4 ay  kısa süreli de olsa başbakan yardımcılığı görevlerine gelmiş, daha doğrusu getirilmiştir. En sonunda da siyaset yapanların çok azına nasip olabilmiş Cumhubaşkanlığı görevini --  aynı etkilerle -- 7 sene süre ile üstlendirilmiştir.

Bizim kültürümüzde bu görev siyasi ortamın en önemli ve en yüksek görevidir. Benim kendi düşüncemle ve toplumumuzdaki insanların çoğunluğunun benimle aynı görüşte olduğu inancıyla diyorum ki bu görev devlet hizmetinde zirvedir. Bu görevi yapan ve devam edemeceği belirgin hale gelen kişi artık siyaseti bırakmalı, aynı göreve gelmesi şartlarının pek zor olduğu varsayımı ile siyasi arenanın günlük basit manevralarından uzak durmalıdır. Toplumun ve devletin kendisine emekliliğinde verdiği maddi ve manevi imkanlarla yaşama devam etmelidir. Bu imkan veya basit anlamıyla şans, ülkemizde 80 milyonda bir kişiye gelebilecek çok ender bir olasılıktır. 

Tekrar siyasete girdiği takdirde böyle en zirvede bir görev alma olasılığı zor olduğundan, statü bakımında daha alt bir görevde siyaset yapması gerekebilecektir. Bu da   o zamana kadar Mersedes arabalarda gezmiş bir kişinin modeli düşük bir yerli arabada yola devam etmesi anlamına gelir ki, kültürümüz ve geleneğimiz anlayış ve inanışları bunu yadırgar.

Sayın Gül, işte uzunca bir süredir, siyasete girme -- girmeme, yeni bir siyasi partide yer alıp -- almama ikilemleri içindedir.  Aylardır, tereddütün verdiği bir çekingenlikle kendi niyetini ortaya çıkaramama, ve eskiden olduğu gibi, birilerinin ortamı pişirip kendisini meydana sürme beklentisi içinde olduğu izlenimini vermektedir.  Bu arada içinde çıktığı siyasi gruba muhalif bir tutumu yine  çekingen bir görüntü ile sergilemektedir. Liderlerinin oynadığı oyunu oynamak istemekte fakat liderliğin gerektirdiği   seri ve cesur kararları alamamaktadır Toplumumuzun siyasi hafızası, böyle zirvelerde oynanan oyunları sıkı takip etmek ve değerlendirmekte mahirdir...