31 Ocak 2021 Pazar

Bir şeyin zıttı -- karşıtı -- olmayınca varlığı anlaşılamaz !...


Rahmetli Aşık Veysel beni  bağışlasın onun unutulmayanlar arasındaki türküsündeki '' Ben güzele güzel diyemem, güzel benim olmayınca '' dizesini biraz değiştirerek yazımın  başlığı yaptım. Konumuz  '' Bir şeyin zıttı -- karşıtı --  olmayınca  var olamaz  -- kuralı.  Evet güzelin güzel, büyüğün büyük olduğunun fark edilebilmesi için çirkin ve küçük de olmalı !...

Allah her şeyi bir nedene  ( sebebe )  dayandırarak oluşturur.  Evrensel dengenin sağlanması ancak  '' her şeyin zıttı ile birlikte yaratılması '' ile mümkün olmuştur. Başlangıçta madde ve karşı madde ortaya çıkmış ve iki karşıt gücün çarpışmasından evrensel momentum  ( kütle x hız ) oluşmuştur. Evrenimiz şu anda maddeden meydana gelmişse, karşı madde nereye gitmiştir ?  Bir anti evren mi söz konusudur ? Bir anti evren olabileceği  iddiası güç kazanmıştır. Maddesel evrenin be sayede denge içinde varlığını sürdürdüğü düşünülebilir.  Diyalektik yasası şeylerin sadece birbirlerine dönüşmediklerini, özellikle karşıtlarına dönüştüklerini  ve böyle tekamül ettiklerini yani geliştiklerini kapsamaktadır.
Diyalektiğe göre her şey karşıtlığı ile vardır. Kötülüğün varlığı dahi, iyiliğini ortaya çıkması için zorunludur.

Evrende her şey zıtlıklar ( karşıtlıklar )  dengesi üzerine kuruludur:
Zıtlık yoksa varlık yoktur, hareket yoktur, süreç yoktur.
Zıtlıklar yoksa hayat da ölüm de yoktur.
HER ŞEY ÇİFT VE ZIT YARATILMIŞTIR.

Kur'an'da bu gerçek ilginçtir,  ''  HER ŞEY ÇİFT YARATILMIŞTIR  '' mesajı ile iki ayette yani bir çift ayette vurgulanmıştır. ( Zariyat /49 -- Nebe / 8 )

Ancak bu zıtlıklar bir çatışma, kavga ve kaos için değil, birbirini tamamlama ve kendisini diğerine göre tanımlama için vardır. 

Doğada, toplumda ve insan bilincinde her nesne, olgu, kavram ve olay mutlaka iki karşıt taraf içerir. Karşıtlar birbirinin varlık koşuludur. ANCAK BİRLİKTE VARDIRLAR. Bu sebeple zıtlar birbirini gerektirir.. Aralarında çözülmez bir bağımlılık  vardır.

Karşıtlardan her biri, diğerinin üstünde üstünlük kurma çabası içindedir. Bu mücadele sonucu taraflar içinde sürekli bir tekamülden söz etmek mümkündür.

Bu disiplin içinde zıtlar birbirlerinin pürüzlerini giderir, aşırılıklarını törpüler, tamamlayıcı bir ahenk ve denge disiplini içine girer. Kısaca denilebilir ki, Allah, bütün zıtlıkları içinde barındıran, bağdaştıran ve bu karşıtlıkları büyük bir uyuma dönüştüren varlıktır. ( * )



( * )  Bu yazının hazırlanmasında DHARMA YAYINLARI'ndan  Cihangir Gener'in '' EZOTERİZMİN BİLİMSEL İSPATI -- K U A N T U M '' isimli eserinden yararlanılmıştır.  -- sayfa: 64 - 65