28 Aralık 2017 Perşembe

Hadid ( Demir ) adındaki surede '' Demir '' mucizesi



Kur'an'da bakır, gümüş, altın gibi çeşitli elementlerden bahsedilir, fakat doğrudan değil. Direkt olarak tanımlanan tek element demirdir.

57.sıradaki Hadid ( Demir ) Suresinin 25. ayeti meali: '' Demiri de indirdik. Onda büyük bir kuvvet ve insanlar için faydalar vardır ''  denilmektedir. Bu şekilde bir ayetde  demirden bahsedilmesi ve onun önemine vurgu yapılması, insan hayatında demirin aldığı büyük rol sebebiyle olsa gerekir. Bilindiği gibi demir, bugünkü insanlığın gelişmesinin, medeniyetinin en önemli maddesidir. Dünyamızda en çok bulunan dört elementten biridir. Oksijen, silisyum ve aliminyumdan sonra gelir.

Demir bükülebilir ve eriyebilir beyaz metalik bir elementtir. Gerek ucuz elde edilebilmesi ve sayısız alaşımları - başta çelik - sebebiyle en çok kullanılan ticari metaldir. Bu metal için kullanmılan '' Fe ''  sembolü onun latince ismi olan Ferrium'dan gelir.

Demir, vücudumuz için de çok gerekli bir elementtir. Kanımızda küçük bir demir çivi oluşturacak kadar demir mevcuttur. Kanımızda bulunan demir içeren milyarlarca alyuvar, ciğerlerimize aldığımız oksijeni yüklenip, ücra hücrelere enerji kaynağı dağıtarak ulaştıran ve hücrelerdeki hayati faaliyetlerin yan ürünü olan karbondioksit zehrini yüklenip dışarı atılması için ciğere getiren mini dolmuşlardır. Bu organik dolmuşların yapısında demir bulunmasaydı bu hayati görevlerini yapamayacak, boş gidip boş döneceklerdi.

Demir, elementlerle ilgili periyodik cetvelin VIII.  grubunda yer alır. Atom numarası [ elektron sayısı ] 26 olup, dört dengeli izotopu  mevcuttur. Bu izotopların atom ağılrlıkları [ proton ve nötron toplam sayısı ] 54, 56, 57 ve  58 dir.

'' El-Hadid '' yani '' Demir ''  Suresinin Kur'an'da yer alış sırta numarası 57 dir. Nötron sayısı 31 olan demir izotopunun atom ağırlığı da  '' 57 '' dir.

Bu izotopun nötron sayısı da Bu surenin 31 olan toplam ayet sayısına işaret etmektedir.
Bundan sonraki anlatımın anlaşılabilmesi için, Arap sayı - harf sistemi olan Ebced'den bahsedelim: Kur'anın indiği dönemde Araplar rakamları kullanmıyorlar ve alfabelerindeki 28 harfe bir sayı değeri vererek ( 1 den 9'a, 10 dan 90'a, 100 den 900'e ve 1000 sayısı ) rakamları harfler ile ifade ediyorlardı. Ancak Kur'an'ın inmesinden iki yüz yıl sonra Yahudi, Yunan ve Romalılar gibi rakam ihdas etmişlerdir. Dikkat edilirse Arap rakamları harfleri gibi sağdan sola doğru değil, diğer ülkelerdeki gibi soldan sağa doğru yazılmaktadır. Yani, KUR'AN'IN İNDİĞİ ZAMAN'DA her Kur'an harfinin de bir sayı değeri vardır.

Gelelim sureye de isim olan Hadid [ Demir ] kelimesinin Arapça yazımındaki harflerin Ebced sistemindeki sayı değerlerine:

Hadid kelimesi harfleri.
Ha - Dal - Ye - Dal
Ebced sayı değerleri ve toplamı:
8 + 4 + 10 + 4  = 26 

Arap gramerinde isimler başlarına '' El '' eki alırlar. Böylece '' belirli '' hale gelirler.  Bu ek olmadığında yani Hadid şeklinde yazıldığında  '' herhangi bir demir '' anlamını taşır. El eki geldiğinde ise '' belirli bir demir '' anlamına ulaşır.

Yukarıda belirlilik eki kullanılmadığı halindeki 4 harfin sayı değerleri toplamı 26 olarak karşımıza çıktı. Bu sayının özelliği nedir ?

Demirin atom numarası yani elektron sayısıdır.

El ekiyle ele aldığımızdaki sayı değerleri ve toplamı ise:
El- Hadid ----- Elif - Lam - Ha - Dal - Ye - Dal
1 + 30 + 8 + 4 + 10 + 4  =  57

Bu sayı da yukarıda belirttiğimiz gibi  belirli bir izotopunun atom ağırlığı yani  proton ve nötron toplam sayısıdır.

Gerçekten de herhangi bir demir atomunun atom numarası ( elektron sayısı ) değişmez olup sürekli 26 dır. Bu sayı Demir'in yazımının belirsiz ( El eksiz ) yazımına, İsimlerin belirlilik eki olan '' El ''  ekli olarak yazımındaki sayı değeri '' 57  '' ise   belirli bir demirin atom ağırlığını şifrelemektedir.

Görüldüğü gibi Sure numarası -- Demir isminin belirlilik ekli ve eksiz yazılımdaki ebced değerleri -- atom ağırlığı ve numarası arasındaki üçlü ittifakı ve tutarlılığı tesadüfe bağlamak mümkün mü ?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder