17 Ekim 2017 Salı

BİNG BANG' IN KUR'AN'DAKİ İZLERİ

Bilim alanında ''Teori'', çok sayıda gözlem ve deneylerle desteklenen varsayıma (hipoteze) deniyor. İnsanlığın binlerce yıldır merak ettiği - evreninin nasıl oluştuğu sorusuna - açıklama getiren ''Büyük Patlama'' anlamındaki İngilizce ''Big - Bang'' kelimeleri ile isimlendirilen olay bir teori olarak tanımlanmaktadır

Biraz okuyup yazan, görsel ve yazılı medyayı izleyen insanların  çoğunluğu gibi benim de bu konuda bir yüzeysel seviyede denebilecek bilgi ve fikrim vardı. Ta ki, Ozan Yayıncılık yayınlarından Raşit KISACIK'ın '' YUNUS 66 --  Bilim Ve Kur'an Işığında Diğer Dünyalarda Yaşam '' isimli araştırma ürünü eserini okuyuncaya kadar. 
Bu eserde, Big - Bang teorisinin ortaya atıldığı 1929 yılından beri tartışıldığı belirtilmekte, teorinin dayandığı bilimsel deliller ile birlikte, teorinin ileri sürülmesinden yaklaşık 1400 yıl önce inen Allah'ın Kitabı Kur'an'da ki delilleri ortaya konulmaktadır.

Şimdi gelelim konuya ilişkin bilimsel delillere nasıl ulaşıldığının özetle anlatımına:
''  1929 ylında California Mount Wilson Gözlem Evi'nde Amerikalı Astronom Edwin Hubble, kullandığı dev teleskopla gökyüzünü incelerken, yıldızların uzaklıklarına bağlı olarak kızıl renge doğru yaklaşan bir ışık yaydıklarını belirledi. Bu bululuş bilim dünyasında büyük yankı uyandırdı. Çünkü bilinen fizik kurallarına göre, gözlemin yapıldığı noktaya doğru hareket eden ışıkların tayfı mor yöne doğru, gözlemin yapıldığı noktadan uzaklaşan ışıkların tayfı da kızıl yöne doğru kayar. Hubble'in gözlemleri sırasında ise, yıldızların ışıklarında kızıla doğrı bir kayma fark edilmişti. Yani yıldızlar bizden sürekli olarak uzaklaşmaktaydılar.

Hubble, çok geçmeden çok önemli bir şeyi daha keşfetti; Yıldızlar ve galaksiler sadece bizden değil, birbirlerinden de uzaklaşıyorlardı.  Herşeyin birbirinden uzaklaştığı  bir evren karşısında varılabilecek tek sonuç, ''  evrenin her an genişlemekte ''  olduğu idi.
Evren genişlediğine göre, zaman içinde geriye doğru gidildiğinde, evrenin bir tek noktadan başladığı ortaya çıkıyordu. Yapılan hesaplamalar, evrenin tüm maddesini içinde barındıran bu  '' tek nokta'' nın  -- sıfır hacme ve sonsuz yoğunluğa  -- sahip olması gerektiğini gösterdi.

Evren, sıfır hacme sahip bu tek noktanın patlamasıyla ortaya çıkmıştı. Evrenin başlangıcı olan bu büyük patlamaya '' Big - Bang '' ismi verildi ve bu teori de aynı isimle anılmaya başlandı. 

İnsanlığın bu belirlemesinden 1400 yıl önce Kur'an olayı 51. sıradaki Sure Zariyat'da 47. Ayet ile haber veriyordu:

****  Ve göğü ( Evren'i ) kuvvetimizle kurduk, muhakkak ki  onu genişletmekteyiz.  ****
Daha da ilginci; Kur'an Büyük Patlama olayını da 21. Sure Enbiya'da 30. ayette yine insanlığın keşfinden 1400 yıl önce açıklamaktaydı:

****  İnkar edenler ( Kafirler ), semanın ve arzın bitişik olduğunu görmediler mi. Sonra biz, o ikisini ( birbirinden ) ayırdık.  Ve her canlı şeyi sudan yarattık.  Hala inanmazlar mı  ?  ****

Yüce Allah, gökyüzü ve yeryüzü bir noktada iken, onları mekanlarından koparıp evrene dağıttı. Her enerji grubu ait olduğu gezegeni oluşturacakları yere sonsuz hızla ulaştı. Orada nötrinolar, elektron ve karşıt elektronlara dönüştü. Yani enerji maddeye dönüştü.  Böylece Allah'ın istediği her yerde irili ufaklı gezegenler oluştu. Patlama olayı başladığı andan itibaren artık ''  zaman '' da vardı.  Bir noktadan patlatılan ve o noktadan devamlı ayrılmakta olan sistemlerde zaman, geçmişten geleceğe doğru ilerlemektedir. Kıyamet gününe kadar zaman böyle ilerleyecek, Kıyamet anında duracaktır. Çünkü Allah'ın bütün gezegenlere zamanı devam ettirebilmesi için verdiği, evreni büyüten, gezegenleri, güneş sistemlerini, yılkdızları, galaksileri birbirinden ayıran, uzakjlaştıran   '' Kinetik Enerji  ''  ( hareket enerjisi )   biter, bitince de kıyamet kopar. Zaman durur, kinetik enerji tükenir, evrenin büyümesi genişlemesi durur;  ''  gravitasyon  ''   ( çekim ücü )  başlar. Bu güce biz Dünyamız için   '' Yer
çekimi  ''  diyoruz. Ve bu güç tüm cisimler arasında kitleleri ile doğru orantılı, aralarındaki mesafe ile ters orantılıdır. Bu andan sonra evrenin küçülmesi başlar. Bu ise zamanın başlangıç noktasına geri dönmesini ifade eder.

Her şey, Büyük Patlama ile, evrenin yaklaşık 13.7 milyar yıl önce aşırı yoğun ve sıcak bir noktasında meydana gelen bir patlama ile başlamıştır. Bu patlama sonucu halen genişlemeye devam eden evrenin, geçmişteki belirli bir zamanda sıcak ve yoğun bir başlangıç durumundan itibaren genişlemekte olduğudur. Çok uzak galaksilerin görünür hıza sahip olduklarını ortaya koyan bir kanıt olarak ele alındığında, bunlardan en yüksek görünür hızla hareket edenlerin en uzak olanları olduğu görülmektedir. Galaksi kümeleri arasındaki uzaklık gitgide artmakta olduğuna göre, bunların hepsinin geçmişte bir arada olmaları gerekmektedir.  ''

Bilimsel veriler ile Allah'ın kitabında 1400 yıl önce açıklan bilgiler  bu denli örtüşüyorsa bu Büyük Patlama olayı '' benim görüşüme göre '' artık teori olarak anılmayı aşmış ayrıntılarına zamanla insanların ulaşacağı bilimsel bir gerçeğe dönüşmüştür.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder