14 Şubat 2018 Çarşamba

Kur'an '' ZAYIF YÖNLERİ İLE İNSAN '' ı anlatıyor !...



KUR'AN'DA İNSANIN ZAAFLARI (Zayıf Tarafları)-

Kur’an ele aldığı konuları tüm incelikleri ve yönleri ile incelemiştir. İnsanın üstün yönler yanında da zaaflarını yani zayıf taraflarını da çok güzel ve ayrıntıları ile işlemiştir. Konu ile ilgili bir eser ışığında özet olarak inceleyelim.İnsan zaafları üç başlık halinde ele alınabilir.
*** Biyolojik zaaflar
*** Psikolojik zaaflar
*** Sosyal zaaflar

İnsanın Biyolojik Zaafları

" İnsan, ruh yönüyle diğer varlıklardan üstün olduğu gibi vücut özellikler itibariyle de, varlıkların en harikasıdır. Allah ilk insanın biyolojik cevherini, en faydalı madde olan topraktan yaratmıştır.
İnsanın yaratıldığı küçücük sperm denilen nutfede, kendi kişilik özellikleri bulunmaktadır.. Kişilik kromozomlar denilen şeritlerdeki DNA moleküllerinde gizli bir şekilde mevcuttur.
İnsanın bünyesinde, kalp mide v.s. isteği dışında çalışan otomatik sistemler mevcut olup, faaliyetleri kader denilen belli bir vakte kadar programlanmıştır.

Vücutta biyolojik olarak iç ve dış ortam değişikliklerinde otomatik olarak bünyenin uyumunu sağlayan bir sistem bulunmaktadır ki buna, nörovejetatif sinir sistemi adı verilmektedir; merkezi ise, ara beyinde yerleşik olan limbik sistemdir. İstem dışı çalışan bir sistem olduğundan, bu sisteme bağımsız anlamına gelen otonom sinir sistemi adı verilmiştir. Bu sistem , aldığı duyum ve uyarılar karşısında bir fertten diğer bir ferde farklılık gösteren bir takım reaksiyonlar ( tepkiler ) vermek suretiyle, fertlerin kişilik özelliklerini tayin etmektedir.
Bu sistemlerin faaliyetleri sonucu insan, sıcaklık etkisi ile terlemekte, soğukta da deri büzülmekte , titreme ile de enerji açığa çıkmakta ve vücut ısısı sabit bir değerde tutulmaktadır.

İşte Yüce Allah’ın, biyolojik yapının devamlılığını sağlamak amacıyla vücuda verdiği şehvet, öfke , uyku ve korku gibi çeşitli duygular hep bu sistemlerin birer sonucudur. Şehvet (güçlü istek ), organizmaya yarayışlı gıdaların alınmasını, ve neslinin devamın, öfke, hedefinden alıkoyacak tehlikelere karşı savunmasını, uyku, sonraki faaliyetler için enerjinin toplanmasını, korku, tehlikelere karşı organizmanın korunmasını sağlamaktadır.

Kur’an’ın temas ettiği biyolojik yapımızla ilgili duygulardan açlık, susuzluk, uyku ve cinsellik organizmayı çok güçlü bir şekilde etkilemektedirler. Bunların uzun süre doyurulmamaları halinde denge bozulmaktadır. Örneğin; açlık durumunda bedendeki denge bozulur, buna bağlı olarak beden besin ihtiyacı duyar. Bu da midedeki asidin artması, krampların baş göstermesi, kanda şekerin düşmesi sonucu çeşitli fizyolojik duyular ortaya çıkar. Bunun sonucunda da, organizma rahatsızlığını gidermeğe çalışarak besin aramaya başlar. Bunu temin ettiğinde vücuttaki denge yeniden kurulur. Diğer duygularda da aynı oluşumlar kendini gösterir. "

Şimdi bunları Kur’an’da ele alınış yoğunlukları ile bir çizelgede görelim ve örnek ayetlerle konuya yaklaşalım:

Biyolojik Zaaflar:

Sıra No:.....K O N U.............................................................Kaç Defa Geçtiği

1..............YEME İÇME VE UYKU.......................................................3
2...............CİNSELLİK VE CİNSELLİKLE İLGİLİ SAPMALAR.........25
...............................Cinsellik...............................................................9
...............................Zina...................................................................14
...............................Eşcinsellik............................................................2

T O P L A M......................................................................................28

“ Kadınlara, oğullara, yığın yığın altın ve gümüşe, salma atlara ve ekinlere karşı şehvet sevgisi size süslü gösterildi. “ ( 3 / 14 )

“ Sizin kendi nefsinizden ( cinsinizden ) kaynaşıp ısınmanız için eşler yaratıp aranızda sevgi ve merhamet peyda etmesi O’ nun delillerindendir. Doğrusu bunda iyi düşünen bir kavim için ibretler vardır. “ ( 30 / 21 )

“ Nihayet onların peşinden öyle bir nesil geldi ki, bunlar namazı bıraktılar, şehvetlerine uydular. Bu yüzden ilerde azgınlıklarının cezasını çekecekler. “ ( 19 / 59 )

“ Bu ( zina ) bir hayasızlıktır, iğrenç bir şeydir ve kötü bir yoldur. “ ( 4 7 22 )

“ Zinaya yaklaşmayınız. Çünkü o, açık bir kötülük, çok kötü bir yoldur.

Psikolojik Zaaflar

" Bilimsel yönden insan, Madde ve ruh karışımı psiko-şimik, fizyolojik ve psikolojik faliyetler göstern bir varlık olarak tanımlanmaktadır.
Ruhiyatçılar "Ruhu,
Lâtif,
Yalın,
Bölünmez,
Yer tutmaz,
Beş duyu ile algılanmaz,
Ölçülüp tartılmaz,
Boyutsuz,
Değişmez,
Manevi bir varlıktır. Diye tanımlamışlardır.

Ruhun bu bilinmezliği sağlıklı bir şekilde teşhisini engellemektedir. Sosyal münasebetlerimizde, kişilerin derin ruh alemiyle ilgili bilgilerine ulaşabilmemiz için, özel bir duyguya sahip değiliz. Biz ancak ruhu, iç alemimizin derinliklerinden; bazen 
kişilerin yüz hatlarındaki ifadelerden, bazen dil veya ellerinin hareketlerinin içeriklerinden anlarız.

Organik olayların ölçülebilir, sayılabilir ve çabucak belirlenebilir olmasına rağmen, ruhsal olayların pek azını ölçebilmekteyiz. Nitekim bir insanın derinlik yönünü oluşturan sevgi duygusunu ve yoğunluğunu ölçüp de, bu diğerinden fazladır veya noksandır şeklinde bir hükümde bulunamayız.
İnsan, ruh aracılığı ile gayb ve şahadet ( bilinmeyen ve bilinen ) alemin birleştiği bir varlık olmuştur. Bu yüzden diğer canlılardan üstündür. Ceset olarak hayvanlarla ortak olan insan, ruh yönüyle onlardan ayrılmaktadır.
Allah, insanı yaratırken " Ruhundan üflediğini " ( 15 / 29 , 38 / 72 ) belirterek meleklerden üstün tutmuştur. Melekler de ruh sayesinde insanın üstünlüğünü kabul ederek ululamışlardır.

İnsan, ruh aracılığı ile gayb ve şahadet ( bilinmeyen ve bilinen ) alemin birleştiği bir varlık olmuştur. Bu yüzden diğer canlılardan üstündür. Ceset olarak hayvanlarla ortak olan insan, ruh yönüyle onlardan ayrılmaktadır.
Bu gün artık ruhun olağanüstü özellikleri bir çok insan tarafından bilinmektedir. İslâm alimleri de, yer yer eserlerinde bu konuya değinmişlerdir. İslam mutasavvıfları ile velilerin bu konuda yaşamış oldukları olağanüstü deneyimler, kayda değerdir. Bu tarz özellikler, psikolojinin bir alt birimi olan para psikoloji tarafından araştırılmaya başlanmıştır.

Yukarıda izah edildiği gibi insanoğlu, bir avuç toprak ve ilâhi ruhtan bir nefes ile yaratılmıştır. Bu sebepten insanı iyi tanıyabilmek, ancak her iki yönünü de iyi bilmekle mümkün olabilmektedir. İnsanı ruhen tanımak da , hiç şüphesiz onun psikolojik zaaflarını tanımakla mümkün olmaktadır. "


NOT:Bu yazının hazırlanmasında Yrd.Doç.Dr. Hayati Aydın'ın Timaş Yayınlarından KUR'AN'DA İNSAN PSİKOLOJİSİ adlı eserinden yararlanılmıştır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder