30 Aralık 2017 Cumartesi

ZENGİNLİK VE ŞÖHRET YÜKÜNÜ HER YİĞİT TAŞIYAMAZ !...



Herkes zengin olmak, herkes ünlü olmak ister değil mi? Milyonların ve özellikle gençlerin hedefi, ideali, arzusu budur.

Niçin?

Zengin olunca, şöhrete ulaşınca veya her ikisine birden ulaşınca kişi olunca mutlu olacağını zanneder.

Yazımın başlığında ve yazımda buraya kadar zenginlik ve  şöhretten bahsettim.

Şimdi buna  bir de bu iki hedefe ulaşınca veya herhangi bir şekilde gelen makam ve toplumdaki itibarın yani statünün yükselmesi sonucun da ulaşılacak saltanatı ekleyelim.

Acaba zenginliğin, şöhretin ve saltanatı elde etmenin sonucu mutluluk gelir mi?

Heyhaat gelmiyor !...

Zira, zenginlik, şöhret ve itibar yükselişi her yiğidin kaldırabileceği bir yük değil.

Yiğit sözcüğü genellikle erkekler için kullanılır. Ama buradaki yiğit sözcüğü tabii ki de kadınları da kapsıyor.

İşte bunun aklıma geliveren bir örneği mega star Tarkan.

Bundan tam 5 sene önce 2013 yılı başı. Uyuşturucu kullandığı belirlendi ve üzerinde ve evinde uyuşturucu ile yakalandı.

Yargıya intikal etti.

Ceza alması ve yargı kararı ile tedavi ettirilmesi gündeme geldi.

Çünkü uyuşturucu iptilası – ben bırakıyorum – demekle kurtulunabilinen bir durum değil.

Ciddi bir rahatsızlık ve ancak hastanede yatarak tedavi edilebilinen ve ne yazık ki böyle bir durumda dahi tedavi şansı çok 
az olan bir rahatsızlık.

Peki uyuşturucu kullanımı ve iptilası mutluluk sonucu mu oluşuyor ?

Katiyetle hayır !...

Tatminsizliğin ve mutsuzluğun sonucu uyuşturucu kullanımı, alkol iptilası ve kumar geliyor.

Peki nasıl oluyor bu ?

Şöhret, zenginlik gelince ve statü yükselince mutluluğa neden ulaşılamıyor?

Mutluluğu kişiliğinde maddi refah ve itibar yüksekliği ile özümseyenler, başlangıçta bunlara ulaşınca bir an için mutlu oluyorlar ve tatmin duygusu yaşıyorlar.

Çünkü insanlar genellikle hedef ve arzularına ulaşınca tatmin duygusu yaşarlar. Tatmin duygusu istemek, arzulamak ve bunun için mücadele etmek sonucu ulaşılır. Tatmin edilince doygunluk hissi başlar ve ulaşılan o hedef önemini kaybeder. İlginçlik ve cazibesi kalmaz.

Her türlü maddi tatmine kolayca ulaşılınca, ulaşılacak hedef kalmaz. Vee mutluk hissine ulaşılamaz olur.

Sonuç sürekli tatminsizlik ve bunalım.

Hiçbir şeyden tat alamama ve mutsuzluk.

İşte; uyuşturucu, kumar ve bazı sapkınlıklar bu noktadan sonra başlar.

Mutluluğu bunlarda aramanın veya bulduğunu zannetmenin sonucu bilindiği gibi uçurumdur.

Git gide artan şiddette uyuşturucu, kumar ve sapkınlık.

İnsanın ayağı bu doğrultuda kaydığında kurtulması artık imkansız hale gelir.

Bir örnek daha  vereyim:

Bundan 25 sene önce yatılı Demiryolu Meslek Lisesinde yönetici olarak görevliydim. Son sınıflar için öğretim yılı sonunda ödül olarak bir haftalık İstanbul gezisi düzenlenirdi. Ben de bu gezilerde genellikle ekip başı olarak görev alırdım. İstanbul’a gelir, Fenerbahçe’deki Demiryolları idaresinin Eğitim Ve Dinlenme Kampında kalırdık.

Bu kamp yeri İstanbul’un en güzide yeri Fenerbahçe koyunda. Fenerbahçe de bilindiği gibi İstanbul’un en zenginlerinin ikamet ettiği bir dünya cenneti.

Yalılar, köşkler ve İstanbul dışındaki yerlerde yaşayanların hayal bile edemeyeceği zenginlik, debdebe ve ihtişam kaynağı.
Yaz aylarında oluyordu tabii ki bu gezilerimiz, günlük gezi programımız tamamlanıp kamp yerine döndüğümüzde, akşam üzerleri  Fenerbahçe koyunda gezintiye çıkıyoruz bazı öğretmen arkadaşlarımızla

Manzara şu:

Deniz kenarındaki kordonda park edilmiş en lüks ve pahalı arabalar, içinde delikanlılar, yanlarında hanım arkadaşları. Saatlerce oradalar.

Ne yapıyorlar  dersiniz ?

Hissediyor ve anlıyoruz ki uyuşturucu kullanıyorlar…

Tabii ki zenginlik, şöhret ve tatminsizlik duygusunun sonucu her zaman ve herkes için bu değil.

Manevi altyapısı kuvvetli olanlar için böyle bir sonuç söz konusu  hiç değil…

Sonuç olarak diyorum ki;

ŞÖHRET, ZENGİNLİK VE STATÜ YÜKSELİŞİ HER YİĞİDİN KALDIRABİLECEĞİ BİR YÜK DEĞİL

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder