Yazımın başlığına koyduğum mesajımın, söylemimin gerekçesini açıklamam gerekiyor. Yaklaşık bir ay sonra 80. yaşımı dolduruyorum. Eşim de 4-5 yaş geriden beni takip ediyor. Eşimle birlikte genelde siyasi yönde görüşlerimiz bir birine çok yakın. AK parti'yi -- kazandığı ilk genel seçim ve son genel seçim ile mahalli idareler seçimi hariç -- genelde oyumuzla destekledik. Son desteklerimiz kerhen ve alternatif bulamamızdan oldu. AKP bocalıyor ve hata üzerine hataları, yanlış kararları sürüp gidiyor ve iktidara aday başka bir siyasi kurum bulamıyorduk.
Geldiğimiz son noktada AKP madden ve manen kendini yıprattı yani tükendi. Dini alanda ki -- dinin tek kaynağı olan Kur'an dışı dini uygulamaları icraatları da ülkemiz insanlarında toplumsal gerileme ve ahlaki çöküşe sebep oldu. -- Din iyi ve olumlu ahlaklı insan oluşturma için vardır... İşte bu alandaki yanlış ve hatalar, uygulamalar -- Kur'an ayetlerinin yazısı ve orijinal Arapça metni değil, sadece anlamları kutsal iken, Kur'an öğretiminde ağırlık Kur'an'ı anlamadan Arapça orijinal okunuşuna ve doğru ve güzel seslendirilişine verilerek sürdürüldü. Yaşlılar gibi gençlerimizde Kur'an mesajlarının anlamlarından yani Kur'an'dan uzak tutuldu. DİNİ EĞİTİM GERÇEK AMACINDAN KOPARILDI... Bundan sonra AKP'den düzelme, ülkemize bir şeyler katmasını beklemek ve hatta hayal dahi etmek akıl dışı davranış, yani çok yanlış olur. Yakında Cumhuriyetimizin 101. yılını kutladık. Ama gerçekte ülkemizde Cumhuriyet ve Demokrasinin kup kuru isimleri kaldı ortamımızda... Mevzuat, yasalar uygulamalar, adım adım uygulanan bir sistematikle tek adam rejimine evrildi, evritildi...Rejimin teminatı anayasa ve anayasal kurumlar bu evrilme potasında etkilerini yitirdi, yitirmesi sağlandı.
Tüm bunlar olurken muhalefetteki siyasi partiler nerede derseniz, onlar ve özellikle ana muhalefet partisi CHP de AKP gibi dejenerasyon ve deformasyon sürecinde. Partide aktif görevlerde olanlar birbirilerine ayak oyunları ile hamleler planlıyorlar. Cukkası ve makamı etkin siyasi makam ve görevler için yarışıyorlar, daha doğrusu savaşıyorlar...
Memleket meseleleri ?... Eski siyaset kurdu partililer. Parti teşkilatı içinde etkili bir görev alıp kış uykusuna devam ediyorlar. Bunlar içinde gerçek vatan ve millet duygusu olanlar da çok az var ama AKP de olduğu gibi onların da sivrilip öne çıkmalarına sistem ve siyaseti meslek edinmiş partililer izin vermiyor. İktidar ve Muhalefet Partilerinde sistem aynı...Millet vekillerinin parti yöneticilerinin daha doğrusu genel başkanın bilgisi haricinde fikir beyanı ve icraatı söz konusu değil . Görevleri milletin vekili ama gerçekte parti başkanın vekilleri durumundalar...
Yazımın başına siyaset sistemimizi temsil eden küçük büyük siyaset ağlarını temsil eden resmi koydum...
Evet sevgili okurlar gelelim TURHAN ÇÖMEZ konusuna...Son zamanlarda en aktif siyasetçimiz. Eski AK Partili ama şimdi mevcut muhalefet partileri içinde onun kadar çok çalışan, iyi ve aktif muhalefet yapan bir başka kişi daha yok. Şimdi bir muhalefet partisi kadrosu içinde görev yapıyor...
Ben devlet memurluğu hizmetime TCDD meslek lisesi mezunu olarak henüz 18 yaşına doldurmadan şef yardımcısı ( Sürveyan ) olarak işe başladım. Kısa bir süre sonra Şef oldum... Çalışırken Ege Üniversitesi İktisadi ve Ticari Bilgiler Fakültesi Ticaret ve Sanayi İşletmeciliği bölümünü bitirdim...TCDD Sivas Beton Travers Fabrikası Personel müdürlüğü -- mesleki eğitim alanında meslek dersleri öğretmenliği ve eğitim müdür yardımcılığı gibi görevlerde toplam 45 sene 7 ay memuriyetimden sonra 2009 yılında emekli oldum. Bunları şunun için anlatıyorum... Çalışma hayatımda yüzlerce binlerce sayıda çeşitli seviyede insanlar ile çalıştım, tanıdım. Turhan bey kadar çalışkan ve seviyeli idealist insan tanımadım.
Sayın Turhan Çömez'in siyaset alanında üst kademe görevlerde çalışmasına, görev almasına memleketimizin ihtiyacının olduğuna inanıyorum. Vatan millet sevgisinin kendi ikbali ve menfaati duygusundan daha yüksek olduğunu hissediyor ve görebiliyorum.
Bu yazım ne kadar çok beğeni alır ve paylaşılırsa kendisini mevcut partilerde görev alarak değil -- kendi partisini kurup ve genel başkan olmasına ikna ve davet etmemiz gerekiyor.-- GELECEĞİN CUMHUR BAŞKANKLIĞINA EN LAYIK KİŞİ OLDUĞUNA İNANIYORUM..Benim gibi düşünen kimselerin beni desteklemesini rica ediyor ve maddi durumu iyi olan vatanseverlerin de bu doğrultuda ona maddi ve manevi yardımcı olmasını gerekirse siyasete atılmasını umut ediyorum...
Yüce Allah memleketini ve onun insanlarını sevenlere yardım edecektir..
SAYGILARIMLA................................................... Süleyman Sırrı Sözal
114114s@gmail.com