Son günlerde okuduğum Gece Kitaplığı Yayınları'ndan Sancaktar Tekkılıç'ın 'DÜŞÜNMEYEN ORMANDA YAŞASIN'' isimli eserinde bir kavramı çok güzel özetleyerek ifade eden iki kelimeden oluşan deyim çok hoşuma gitti. ''Kültür Müslümanlığı '' Bugünkü İslam ülkelerindeki tüm Müslümanların neredeyse % 97- 98 ' ini vasıflandıran bir çok yerinde tesbiti içeren bir deyim bu.
Nedir bu KÜLTÜREL MÜSLÜMANLIK ve Kültür Müslümanları ? Kısaca eski ifade ile Sureta Müslümanlar ''Türkçe'mizdeki yeni ifade ile, SÖZDE MÜSLÜMANLAR
Hemen, ''ne demek efendim, Sözde Müslümanlık olu mu ? '' diye itiraz edenler olacaktır.
Olur efendim, bugüne kadar oldu ve ne yazık ki yukarıda belirttiğim gibi Müslümanların çoğunluğu böyle. Bu teşhisi de Müslümanlığın anayasası Kur'an koyuyor. Tabii ki Kur'an'da '' kültür '' kelimesi yok ama aşağıda verdiğim ayetlerde vurgulanan kavram bu.
Müslüman bir ülkede, Müslümanların çoğunlukta olduğu kültürel bir çevrede, Müslüman ana ve babadan doğmuş; kendini Müslüman bilmiş, öyle zannetmiş. Büyük olasılıkla da anne ve babası ile tüm akrabaları da kendisi gibi HAZIR MÜSLÜMAN imiş.
Yani Müslüman olmayı kendisi araştırarak, düşünerek ve bir nebze dahi olsun diğer semavi dinleri de inceleyerek seçmemiş.
Muhtemelen ana ve babaları da kendileri gibi hazır Müslümanmış.
Eski İslam alimlerinin İman konusunda bir tasnifi var. İnanmayı iki türlü sınıflandırıyorlar:
TAKLİDİ İMAN --- TAHKİKİ İMAN
Yukarıda anlatmaya çalıştığım işte bu Müslümanların genelinde bulunan Taklidi iman İslam'ı araştırarak, inceleyerek, düşünerek kendileri seçmememiş. Anne ve babasını taklit etmiş. Allah yanında bu iman türü pek makbul değil. Hatta Kur'an' da bu tür Müslümanlar Mümin olarak kabul edilmiyor.
Tahkiki iman ise bunun tam tersi. Kişinin İslam Dinini kendi rızası ile inceleyip, ruhen ve mantıken tatmin olup inanması yani kabul etmesidir. Allah nezdinde işte makbul olan bu tür iman ve bu tür Müslümanlıktır.
Taklidi imana sahip, kültür Müslümanları yani sözde müslümanlara örnekleri mi arıyorsunuz ?
Pek çok efendim pek çok. Aşağıda hepinizinde bildiği, tanık olduğu örnekler etrafınızda, her yerde ve pek çok.
Adam namaz kılıyor, yalan, dedikodu, arada sırada şans oyunları alışkanlıklarından vazgeçemiyor.
Hacca gitmiş, herkes kendisine Hacı diye hitabediyor, emlak komisyoncusu, işini görmede rüşvet vermede sakınca görmüyor.
Başında eşarp, dar bir bluz, altında dar bir kot pantolon. Dış çevrede davranışlarında hiç sınırlama ve tesettür yok. Yani o baş örtüsünü kocasının veya ağabeyinin zoruyla takmış. TV' de evlendirme programlarında da arzı endam eden örnekleri var.
Sorulduğunda '' Elhamdülillah Müslümanım '' diyor. Kur'an okumayı Arapça aslından bir şarkı gibi beste ile okumak olarak biliyor. Kur'an'in içinde ne var ? Bu hususta hiç merakı yok. Öğrenmeye hiç teşebbüs etmemiş. Allah'ın içinde diriler için indirildiği bildirilen Kur'an'ı ölmüş yakınları için okuyor, veya para ile birilerine okutturuyor.
Peygamberimizin sağlığında Kur'an'la karışmasın diye kendi sözlerinin yazılmasını yasakladığı en az % 95'i uydurma olan - Kur'an la çelişen hadisleri Kur'an'ın önüne geçirerek önemsiyor.
Günahları bilinçle işleyip, Peygamberin şefaat ederek affettirmesini bekliyor.
Namaz kılmıyor, Allah'ı anmıyor, ancak zora düştüğünde hatırlıyor.
Bazıları da o kadar bilinçsiz ki, Cuma günü camiye gidiyor. Üstündeki tişörtünde koca harflerle bir İngilizce Ateizmi öven bir slogan...
Bugün dünyada 54 Müslüman ülke var. Kültürel, teknik, ekonomik ve her alanda en geri ülkeler, bilindiği gibi bunlar. Ve de dini teröre alet edenler de genellikle Müslümanlar. Bir birlerini mezhep kavgaları ile öldürenlerde ne yazık ki Müslümanlar. Başlarına gelen kötülükleri hep kendi dışlarında arıyorlar fakat kendilerini islah etmeyi de düşünmüyorlar. Yazımın resim bölümüne koyduğum yazı da görüldüğü gibi, yanlışlıkların faturasının İslam'a çıkarılmasına sebep oluyorlar.
Bunlar taklidi imanın, kültür müslümanlığının bazı örnekleri.
Şimdi bu konuda Kur'an'ın hükümleri neymiş ona da bir bakalım:
ENBİYA / 52 -- O, babasına ve kavmine: Şu karşısına geçip tapmakta olduğunuz heykeller de ne oluyor ? demişti
ENBİYA / 53 --- Dediler ki: Biz, babalarımızı bunlara tapar kimseler bulduk.
--------------------------
ŞUARA / 136 ---- (Onlar) şöyle dediler: Sen öğüt versen de, vermesen de bizce birdir.
ŞUARA / 137 ----- Bu, öncekilerin geleneğinden başka bir şey değildir.
ŞUARA / 138 ----- Biz azaba uğratılacak da değiliz.
--------------------------
BAKARA / 170 ---- Onlara (müşriklere): Allah'ın indirdiğine uyun, denildiği zaman onlar, '' Hayır ! Biz atalarımızı üzerinde bulduğumuz yola uyarız '' dediler. Ya ataları bir şey anlamamış, doğruyu da bulamamış idiyseler?
===================
HACC 54 ----- Bir de, kendilerine ilim verilenler, onun (Kur'an'ın) hakikaten Rabbin tarafından gelmiş bir gerçek olduğunu bilsinler de ona inansınlar, bu sayede kalpleri huzur ve tatmine kavuşsun. Şüphesiz ki Allah, iman edenleri, kesinlikle dosdoğru bir yola yöneltir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder