18 Haziran 2021 Cuma

Kıyamette beden değil '' RUH '' yargılanacak ! -- ( 2 ) -- KUR'AN'DAKİ '' İNS '' KELİMESİ ?...

Kıyamette beden değil  ''  RUH  ''  yargılanacak ! ( 2 )  


Bir önceki yazımda Kur’an’da kıyamette insanın yargılanmasında Allah’a karşı muhatabın insanın dünyadaki bedenli hali değil, sadece ruhu olduğu konusunu Kur’an’daki delilleri ile anlatmıştım. Bu yazımda bu konunun Kur’an’daki delillerini bir adım daha ileri götürerek yine Prof. Dr. Gazi Özdemir’in tespiti olarak insan ruhunun dünyadaki elbisesi olan bedenli halinin ve ahirete giden bedensiz ruhunun farklı isimlendirilişini örnekleri ile açıklayıp daha anlaşılır hale getireceğim:

Gazi Özdemir Hoca’mız, Türkçe’mizde de benimsenen aslı Arapça olan ‘’ insan ‘’ kelimesi Kur’an’ın Arapça orijinal metninde daha çok ‘’ insanlar ‘’ olarak çoğul haliyle 180 defa kullanılmaktadır.  ‘’ insan ‘’ olarak tekil haliyle 59 defa geçmektedir. Bu 59 tekrarda insan kelimesi – yalnızca--  ruhun dünyada bedenlenmiş halini ifade etmektedir. Öbür alemde / ahirette ise insanın ruhu  ‘’ İNS ‘’ kelimesi ile  ifade edilmiştir. Belirlediğim kadarı ile bu ince ayrıntı bu güne kadar fark edilememiş, Kur’an’daki toplam sayısı 10 adet olan  ‘’ ins ‘’  kelimesi hep meal ve tercümelerde insan olarak anlaşılmış ve tercüme edilmiştir.

Bu durum da yaklaşık 1500 senedir insanın kıyamette mezarından cesedinin canlanarak kalkacağı, mahşerde toplanacağı ve yargılanacağı şeklinde empoze edilen bilgini yanlışlığı bugüne kadar fark edilememiştir..

Önceki yazımda da belirttiğim gibi, insan bedeni ,ruha dünyada giydirilmiş bir elbise hükmündedir. Ölümünden sonra bir değeri yoktur. İnsanın aslı yani cevheri ruhudur. Kıyamette mahşerde toplanıp yargılanacak, cennet ödülü,  azap ve cehennem cezasına muhatap olacak ruhtur.

Şimdi bu gerçeğin Kur'an'ın Arapça metni yazımında nasıl açığa çıktığını örneklerle görelim:

Ayetlerin orijinal metninin Türkçemiz harfleri ile yazılışı ve mealleri:

NİSA/28: Yüriydullahü en yuhaffife anküm,ve hulikal'insânü za'iyfâ

MEAL: Allah sizin yüklerinizi hafifletmek ister. İnsan zaten zayıf yaratılmıştır.

HUD/9: Ve lein enzaknal'insâne minnâ rahmeten sümme neza'nâha minh,innehü leyeûsün kefûr.

MEAL: İnsana katımızdan bir rahmet tattırsak, sonra onu alıversek o şüphesiz her şeyden ümidini keser,  bir nankör olup gider.:

***************************

İSRA/88: Kul leinicteme'atil'insü velcinnü alâ en ye'tûne bi misli hâzel'kur'âni  lâ ye'tûne bimislihi ve lev kâne ba'duhüm li'ba'dın zahiyrâ

M EAL: De ki ;  '' İnsanlar ve cinler bu Kur'an'ın benzerini meydana getirmek için bir araya gelseler, bir kısmı bir kısmına yardımcı da olsalar, yine O'nun benzerini meydana getiremezler.

ZÂRİYAT/56: Ve mâ halaktül'cinne vel'inse liyâ'büdûn

MEAL :  Ben cinleri de ve insanları da ancak bana kulluk etsinler diye yarattım.

Görüldüğü gibi  insan ruhu diğer ruhsal varlıklar olan cinlerle birlikte anılmaktadır. İNS kelimesinin geçtiği  tüm ayetlerde böyledir.





17 Haziran 2021 Perşembe

KIYAMETTE BEDEN DEĞİL '' RUH '' YARGILANACAK !... ( I )



KIYAMETTE  BEDEN  DEĞİL  '' RUH ''  YARGILANACAK !... ( I )



Değerli arkadaşlar, yazımın başlığı size biraz sürpriz olabilir.  Evet yanlış okumadınız:

KIYAMETTE BEDENLERİMİZ DEĞİL, RUHLARIMIZ ALLAH’IN HUZURUNDA TOPLANACAK VE HESAP VERECEKTİR…!

Neden ?

Çünkü bedenlerimiz ruha giydirilen elbiselerdir. İnsanın bedeni öldükten sonra, ölen her canlı gibi çürüyüp yok olacaktır. İnsanın aslı yani cevheri ruhudur. Yaratıcıya muhatap olan, yargılanacak olan, ceza ve ödül görecek olan da ruhtur. Beden bu dünyaya ait bir varlıktır, öbür alemde bir değeri yoktur.

 İnsan ruhlarının dünyaya beden elbisesi giydirilerek gönderilmeden önce Elest-i Bezmi’de adı verilen mekanda toplanarak Allah’a 7 konuda söz verdikleri *** A’raf/102 --- 169 --- 172-173 --- Yasin/60 --- Taha/115 --- Ra’d/20 ---Maide/7 *** ayetlerinde  vurgulanmaktadır.

Bu durumda öbür alemde melekler dahil – bedenlerle ilgili işlevler, yani yeme içme, erkeklik, dişilik (cinsellik ) yoktur. Kur’an’daki cennet, cehennem ve yargılanma konularındaki bu ayetlere  aykırı anlatımlar sizlerde  Kur'an'da  '' tutarsızlık / tenakuz mu var ? '' düşüncesi uyandırmasın. Çünkü Kur’an’ın anlatımı bundan yaklaşık 1500 önce yaşayan çok yönüyle bu güne göre ilkel , sistemli bir eğitim görme imkanı olmamış  çöl insanlarının  algılama ve kültür düzeylerine uygun sembolik anlatımlar söz konusudur.

Şimdi bu anlattıklarımla ilgili ayetleri görelim:

KAF/20 ***  Ey insanlar şüpheniz olmasın ki, sura üflenecek ve vaad edilen gün kesinlikle gelecektir.

KAF/21 *** Ve nefsler o gün dünya hayatındaki rehber Melek ile nefsin bütün amellerine (davranışlarına ) şahit yazıcı ve diğer görevli  Melekler hep birlikte Allah’ın huzurunda toplanacaklardır.

KIYAMET/14 ***  Yine o gün insan, bütün gerçekleri öğrenmiş olacağı için artık kendi nefsinin puan durumunu kendisi de görebilecek.MÜMİN/17 *** O gün her kişiye nefsinin kazanmış olduğu karşılığı değerlendirilecektir.

KEHF/47 *** Şüphesiz dağları yerle bir edeceğimiz ve yer yüzünü çırılçıplak bir duruma getireceğimiz gün, bir tanesini bırakmadan tüm insanları da mahşerde huzurumuzda mutlaka toplayacağız

KEHF/48 *** Ve hepsi saflar halinde Rabbine sunulduklarında, onlara ‘’ emin olsun ki Biz nasıl yaratıp huzurumuza aldıysak, şimdi de hesap vermek üzere huzurumuzda toplandınız. Oysa siz, vaadimiz olan böyle bir toplanmanın olmayacağını söyleyip duruyordunuz  ‘’  diyerek de hatırlatmamızı yapacağız.

------------------------------------------------------------------------------------------

Bu belirlemeler  bana ait değildir. Bir ilahiyatçıya da ait değildir. Öğrenciliği de dahil son 50 – 55 yılını başarılı  meslek alanı olan Tıp bilimi ile ilgili doktorluk ve akademik çalışmalarının yanında Kur’an’ı anlamaya adamış bir Tıp bilim adamı Nörolog Prof. Dr. Gazi Özdemir’e aittir. Gazi Hoca Arap asıllı olup Hatay 1944 doğumludur. Ana dili Arapça’dır. Kur’an’a bir ilahiyatçı değil, bilim adamı titizliği ve ufku ile yaklaşmıştır. Kur’an’ ile farklı, önemli ve değerli tespitleri vardır. Bu yazımın konusu da bunlardan sadece biridir. Hocamızın Kur’an’la ilgili binlerce sayfa tutarında  -- benim bildiğim 7 eseri vardır. Ben Gazi beyi yaklaşık 15 yıl önce  ‘’  DİN VE BEYİN ‘’ isimli eseri  ile tanıdım.  Kur’an ve din eğitimi ve hizmetleri – ücretsiz olmalı – konulu ayet emri uyarınca kitaplarının gelirine el sürmemekte, yine kendisi gibi akademisyen olan çocukları ile birlikte kurduğu  -- geliri sınırlı tıp öğrencilerine yardım vakfı ( NÖVAK ) a --bağışlamaktadır. İnternette yayınlanan Kur’an konulu eğitim ve sohbet videoları da vardır. Onun eserleri benim  toplam 36 yıllık Kur’an tutkum ve çalışmalarımda son 15 yıldaki en önemli kaynaklarımdır. Allah izin verirse bundan sonra  bu kitaplarını detaylı olarak  sizlere tanıtacağım.

 ------------------------------ D E V A M   E D E C E K -----------------------------------















15 Haziran 2021 Salı

Dini Nikah'ın / İmam Nikahı'nın Hukuki Geçerliliği Yok !...


 Nikah, evlenme akdi yani sözleşmesidir. İslam Dininde bu hukuki bir işlemdir. Bunu sağlamak için de şahitler huzurunda yapılır. Erkek kadına maddi bir teminat olarak anlaştıkları bir oranda  '' mehr ( mihr ) '' adı verilen maddi bir teminat ( güvence ) taahhüt eder. Dini olarak yapılması gelenektendir. Böylece bir dua ile evlilik beraberliğinin olumlu ve hayırlı sonuçlar vermesi temenni edilir.

Resmi  kütüklere kaydedilmediği için de hukuki bir değeri yoktur .

Şimdi gelelim Hristiyan ve  Yahudilerdeki uygulamaların nasıl olduğuna:

Diyanet İşleri Başkanlığı Yayınlarından olan  '' YAŞAYAN DİNLER '' isimli eserin 98 - 100.. sayfalarında da, Hristiyanlarda Hristiyan Sakramentleri  ( gizemleri / ritüelleri )   ele alınmakta:  Vaftiz -- Konfirmasyon -- Tövbe / Günah itirafı -- Evharist / Komünyon -- Evlliik -- Rahip Takdisi -- Hastayı Yağlama  isimleri verilen bu ritüellerin içinde evliliğin de  bulunduğu görülmektedir. Yani dini açıdanda zorunludur.


.................................. Hristiyanlarda  Nikah  ..................................

Resimde de görüldüğü gibi bir tür dini ayin olan evlilik akdi  töreni aynı zamanda bizdeki resmi nikah törenlerinde olduğu gibi bir kayıt defterine işlenip imzalanarak hukuki işlem ciddiyetini  kazanmaktadır.

Aynı eserin 243. sayfasında Yahudilikteki evlilik işlemi de şöyle anlatılmaktadır:

'' Evlenme Yahudilikte önemli bir husustur. dini kurallara göre yapılması Yahudilikte de gerekir Evlilik işlemlerinin dini kurallara göre yapılması gerekir. Dine uymayan evlilik geçerli değildir. 'Yahudilikte evlenme kutsal bir eylem olduğu için evlilik işlemleri Haham nezaretinde yapılır ve Ketuba denilen '' evlilik sözleşmesi ''  imzalanır ''

Görüldüğü gibi Yahudilikte de , Hristiyanlıkta olduğu gibi;

EVLİLİK, DİNİ BİR TÖREN OLMAK ZORUNDADIR. AYNI ZAMANDA RESMİ BİR HÜVİYETE DOLASIYLA HUKUKİ BİR  ÖZELLİĞE SAHİPTİR . YANİ, HUKUKİ HAK VE SORUMLULUKLAR GETİRİR. 

.
.........................................  Yahudilerde Nikah ..........................


İSLAMDA İSE  DİNİ NİKAH , yalnızca bir  DİNİ GELENEK hüviyetindedir.  Resmi ve hukuki olarak geçerliği yoktur. Çünkü hak ve sorumluluklar getirmez. Çünkü nikah ve evlilik işlemleri dini şeriata göre değil Medeni Kanunumuz hükümleri ile düzenlenmiştir. Bugünkü bu uygulanma şekliyle DİNİ NİKAH / İMAM NİKAHI  ZİNA denen ahlaka ve dine aykırı davranışlara kapı açmaktadır, kılıf olmaktadır. 

İMAM NİKAHI, resmi nikah sonrasında  yapılması ile dini gelenekte saygınlık ve geçerlilik kazanabilecektir. 

Önceden olduğu gibi  resmi nikah yapılmadan imam nikahı  yapılması kanunen önlenmeli, bu tür eylemler suç olarak kabul edilerek cezalandırılmasını sağlayan hukuki düzenleme gecikmeden gerçekleştirilmelidir !...

İmam Hatip okulu mezunu bazı gençlerin kendi aralarında imam nikahı kıyarak evlendikleri konusunda basına da aksayan yanlışlıklar da görülmektedir.

GÖRÜLDÜĞÜ GİBİ  DİNİ NİKAH / İMAM NİKAHI  İslam'dan önceki ilahi dinler olan Yahudilik ve Hristiyanlıktan alınma bir uygulamadır. Bu dinlerde bu işlemin hukuki bir değeri olduğu halde Müslüman Ülkemizde yoktur. Toplumumuzun ahlaken yozlaşmasına  neden olmaktadır...

Toplum hayatımız ve kültürmüzde çok önemli bir yeri olan AİLE  KURUMUNA ÇOK ZARAR VERMEKTE, çökmesine sebep olmaktadır !...






23 Mayıs 2021 Pazar

Duanın '' kabul edilebilmesi için '' Kur'an'da öngörülen şartlar !...


Dua:

***  Düşünce enerjisi ile olacak   ( Mümin / 60 )

***  Aracısız,  anlamlı  ve  dua edenin kendi sözleri ile olacak  ( Fatiha / 4 -- İnşirah / 8 -- Kaf /16 -- A'raf /3 -- Vakıa / 96 -- Enfal / 10 ve 10 ayette daha )

***  Başlanan bir işe yardım için olacak  ( Bakara / 60 )

***  İşin hayırlı olması için olacak ( İsra / 11 )

***  Nimet verilince de kısılınca da olacak  ( Rum / 36 )

***  Allah'ın  razı olduğu şeyler için olacak  ( Saffat / 100 -- Ali İmran / 38 - 39 - 40 )

***  Dua  edenin Allah'tan  istediği şeye hakkı olacak  ( Hud / 46 - 47 )

***  Dua;  imanlı ve salih amelli - iyi ahlaklı - olunuşa göre cevap bulur.  ( Şuara / 26 -- Bakara / 186 )

***  Dua;  istenilen şeye gösterilen sabır ve çaba içinde oluşa göre cevap bulur.  ( Zümer / 10 )

*** Dua eden Peygamber dahi olsa hak edene cevap verilir..  ( Hud / 46 - 47 )

 

8 Mayıs 2021 Cumartesi

Kur'an'ın -- çok zengin -- çok detaylı -- çok farklı ANLATIM YÖNTEMİ

 

Kadir Gecemiz Şerefine  '' Kur'an'ın --  çok zengin --  çok detaylı -- çok farklı  ANLATIM  YÖNTEMİNİ  ''  tanıtıyorum !...

Değerli arkadaşlar bu gecenin ( 8 Mayıs 2021)  Kadir Gece’miz yani Kur’an gecemiz olması şerefine Kur’an’ın tüm diğer kitaplardan farklı bir özelliğini  **  çok renkli, çok canlı ve çok detaylı **  anlatım yöntemini bir örnek konuda işleyen farklı bir yazı ile anlatacağım, göstereceğim, ispat edeceğim:

Evet, Kur’an bildiğimiz, gördüğümüz tüm diğer tüm kitaplardan farklı bir kitaptır. Ele aldığı konularla ilgili başlıklar ve vahiy yani iniş sürecinde bölümleme yoktur. Bir sure ve hatta bir ayet içinde farklı konular ele alınır, farklı mesajlar verilir. Hemen başka bir konuya geçilir. Çünkü, Kur’an tam 22 sene 2 ay 22 günlük oldukça uzun bir zaman içinde parça parça inmiştir. Ayetler ilk Müslümanlar tarafından hemen ezberlenmiş, kağıt ve bildiğimiz şekli ile bir kalemin olmadığı zaman sürecinde ilkel malzemeler ve ilkel gereçlerle yazılarak kayda alınmıştır. İndiği toplumun yüzde beşi dahi okuma yazma bilmemektedir. Buna rağmen, inen ilk ayetin ilk kelimesi OKU ! dur. .

Kur’an tanıdığımız, bildiğimiz tüm diğer kitaplara neden benzemez? Yukarıda belirttiğim gibi ele aldığı konular çok canlı, çok renkli, çok detaylı olarak ele alır fakat derli toplu bir arada ve sistemli bir anlatım değildir bu anlatım şekli yaklaşık 600 sayfa hacmindeki Kur’an’ın bütününe dağılmış bir şekildedir.

Evet, Kur’an ele aldığı bir konuyu, tüm yönleri ve detayları ile ele alarak işler. Her konunun tüm detayları  tüm Kur'an'a dağılmıştır.

Bu durumda ne yapmak gerekir?  

O konu ile ilgili tüm ayetleri bir araya getirip görmek, okumak ve değerlendirme yapmak gerekir ki, Kur’an’ın o konu hakkındaki tüm hükmünü öğrenebilelim.

Yani arkadaşlar, Kur’an herhangi bir mealini sıradan, tekrar tekrar okusak dahi verimli bir sonuç alamayız. Çok zaman kaybederiz..

Bir konu hakkındaki tüm ayetleri bir arada yazlı olarak görmek için önümüze koyup incelemek çok emek gerektirir, Sıradan bir Kur’an okuyucusunu çok aşar. Kur’an’da muhkem hükümlü ayetlerin toplam sayısı  900’ e yakındır ( 888 )  Bu ayetlerdeki tekrarlar dikkate alındığında Kur’an’da muhkem hüküm içeren 400 civarında farklı konunun ele alındığı bilim ve Kur’an  adamı Pof.Dr. Gazi Özdemir tarafından  ‘’ İSLAM’IN  ŞARTI SADECE 5 DEĞİL KUR’AN’DAKİ BÜTÜN MUHKEM / KESİN  HÜKÜMLERDİR ‘’ isimli eserinde belirlenmiştir.

Bu durumda Kur’an’dan yeterince yararlan bilmek için iki yöntem daha var:

1 – Konulu Tefsirler :  Yukarıda anlattığım bir konu hakkındaki tüm ayetleri bir araya toplayan eserler. Yani bir konu için bir kitap. Benim Kur'an kitaplığındaki konulu tefsirlere bir kaç örnek vereyim:

*** Kur'an Kur'an'ı  Tanımlıyor *** Yard. Doç Dr. Muhammed Çelik.-- Şule Yayınları -- 1988 -- 347 sayfa

***  Kur'an-ı Kerim  Allah'ı nasıl tanıtıyor ***  -Dr. Veli Ulutürk --- Çağlayan A.Ş. --- 1985 -- İzmir 

***  Kur'an'da Şer Problemi *** Dr. Lütfullah Cebeci -- Akçay Yayınları -- 1985 -- Ankara -- 315 sayfa

***  Kur'an'da anlamı kapalı ayetler ( Müteşabih ayetler ) -- Beyan Yayınları -- 1997 -- 300 sayfa -- İstanbul

*** Kur'an'da Tartışma Metotları -- Tercüme : Ercan Elbinsoy - Pınar Yayınları -- 1984 -- 512 sayfa -- 510 sayfa

***  Kur'an'da Günah Kavramı *** Dr.Sadık Kılıç -- Hibaş Yayınları Konya -- 1984 -- 429 sayfa --- Konya

***  Kur'an'ı Kerim'in DAVET METODU -- Yrd. Doç Dr. Şevki Saka -- Seha Neşriyat -- Ankara -- 205 sayfa

2 -  Kur’an Fihristleri – Konularına göre Kur’an ayetleri konu dizimi  ( Sözlük Fihrist ) 6236sss.blogspot.com adresindeki blog sitemde yayınladığım ve Facebook ve Twitter’deki sayfalarıma linklerini verdiğim  BİR '' TIP BİLİM  ADAMI ''  GÖZÜYLE  KUR'AN  isimli yazımda bu tip esere bir örnek vermiştim..

*** Bir örnek daha kitaplığımdan: *** Kelime ve Konularına Göre Kur'an Fihristi *** Recep Aykan -- Pınar Yayınları -- 2002  İstanbul -- 1036 sayfa --- Not: Bulabilirseniz öneririm.

Şimdi gelelim Kur’an’ın çok zengin, çok renkli, çok farklı ve çok detaylı Anlatım Metoduna:na:   Kayıhan Yayınlarında çıkan 6. Baskısı 2004 yılında yapılan Prof. Dr.Şerafettin Gölcük’ün yaptığı, Prof. Dr. Subhi Salih’in ‘’ ÖLÜMDEN SONRA DİRİLİŞ  Cennet – Cehennem ‘’ isimşi eseri-- sayfa:11.de başlayan konu: CENNET:

Not: -- Ayetlerin adresi parantez içinde iki rakamla veriliyor. İlk rakam surenin Kur’an’dai yer alış sıra numarası / ikinci rakam ayet sıra numarası. ( + ) işaretinden sonra verilen rakamla aynı mesajın kaç ayette daha verildiği  – İsim ve Yer  isimli ilk bölümde Allah hangi özellikteki kullarını Cennet’le müjdelediği belirtiliyor.  – Sonra sırasıyla… Cennetin özellikleri – Nerede olduğu anlatılıyor –Cennetin karşısına geliş, giriş ve Cennetin içi -- Kur’an ayetleri kısa özetleri ve adresler ile anlatılıyor. ----

Başlıyoruz:

C  E  N  N  E  T

İsim yer:

ALLAH,

Mümin (23/11)

Müttaki  ( Samimi ve titiz Takvalı/ imanlı )   ( 3/133 )

Temiz ve aziz kullarına  ( 3/133  +1 ayet )

Cenneti  ( 23/11 )

Dinlenmeyi  ( 53/15)

Ebediliği  ( 25/15 )

Nimetleri, zevkleri  (10/9 )

Adn Cennetlerini  ( 61/12 )

kurtuluşu  ( 12/7  +1 ayet )

İkamet evini  ( 35/35 )

Gerçek hayatın durağını ( 29/64 )

Emin yurdu  ( 44/51 )

Hoş kabulü  ( 10/2 )

ve güzel yeri  ( 54/55 )

HAZIRLADI.

Cennet yahut istirahat bahçesi Sidret el Munteha’nın yanında, göktedir. 

(51/22—53/14 –15 )

CENNETİN  KARŞISINDA

Cennet kendilerini meleklerin karşılayacağı  ( 21/103 )

Ve mutlu kişilerin  ( 39 / 73 )

Önünde açılacak olan bir çok kapılara  ( 21/103 ) sahiptir.

 CENNETE  GİRİŞ

Güzel amel işlemekte ( ahlaklı davranışta ) önde olanlar  ( 56 /11 )

Amel ( davranış ) defterleri sağdan verilenler  ( 59/9 – 38 )

Peygamberlerin, dosdoğru olanların( sıddık ) şehit ve Allah’ın kendilerini nimetlere bezediği sevgili kulların eşliğinde cennete girerler.( 4/69  + 3 ayet )

Cennet onların çok yakınına ( 50/31 ) ve bekçileri seslenir

Getirilir ve yaklaştırılır  ( 81/13 )

Sağlarında, önlerinde çok parlayan ışıklara sahip olurlar.  (57/12 +2 ayet )

Gruplar halinde Cennete doğru Sevk edilirler. Oraya vardıklarında kapılar açılır ve bekçiler seslenir.  ‘’ Selam siz hoş geldiniz. Temelli olarak buraya giriniz ‘’   ( 39 / 73 )

Allah tanıtacağı Cennetine onları kor  ( 47/6 )

CENNETİN  İÇİ

Cennet yer ve göklerin toplamına eşit bir büyüklükte olan büyük bir mülktür.   ( 76/20  +2 ayet )

Burası ne soğuğun sertliğinin ne güneşin sıcaklığının etkilemediği devamlı gölgeli  ( 4/57 +5 ayet )

Bir durak  ( 25/24 )

Emin bir makamdır  ( 44/51 )

Bu bahçelerde Cennet sakinleri dereceleri yüce ( 25/75  +5 ayet )

Katları yüksekçe inşa edilmiş  ( 4/96  +3 ayet )

Güzel evlere ve tertemiz eşlerinin oturacağı bölümlere sahip olurlar ( 2/25 )

Yüksek Cennetlerin altında  ( 88/10 )

Irmaklar akar  ( 2/25  + 25 ayet )

Kaynaklar çeşmeler fışkırır  ( 15/45 +6 ayet )

Bilhassa akarsu ırmakları, hiç bozulmayan tatta süt ırmakları, leziz şarap ve bal ırmakları vardır  ( 47/15 )

Selsebil çeşmesi  ( 76/18  )

Ve suyu kâfur zencefille ( 76/17 )

Kokulandırılmış Tesnim ( 8 3/27-28 ) kaynağı da vardır.

Gölgeler arasında  ( 4/57 +4 ayet )

Su kenarında  ( 2/25 +35 ayet )

Her çeşit meyve  ( 36/5  +5 ayet )

Cennet sakinlerinin elinin ucunda bulunur  ( 76/14 )

Asmalar, palmiyeler, nar ağaçları ( 55/  )

Dikensiz çiğdeler ve sıralar halinde akasyalar  ( 56/28-29 )

Bütün meyve ağaçlarında her mevsim bol miktarda  ( 43/73 +2 ayet )

Yasaksız ( 56/33 )

Ve ara verilmeden  ( 13/35 )

İki cins bulunur  ( 55/52 )

Evet değerli arkadaşlarım yazımı burada kesiyorum. Konu bitmedi . Bundan sonraki Cennet konusunun  Kur’an’daki bölümleri ---  LÜKS HAYAT VE CENNET NİMETLERİ  -- CENNETTE DOYGUN  HAYAT  --- ALLAH’IN VE ARŞIN GÖRÜLMESİ  KONULARI KALDI…

Bu yazımı  Kur’an’ın anlatımının  bütün kitaba dağılmış özelliğini sizlere anlatmak, açıklayabilmek ve ispat edebilmek için yazdığımı tekrar hatırlatayım. Umarım konuyu  anlayıp kavrayabilmişsinizdir.

Anlayamamış ve bazı noktalara takılmış arkadaşlarım varsa lütfen yorumla bildirsin. Açıklayayım. Benim bu yazıma iftar sonrası başladım 6 saatı geçti. Sahur vakti yaklaşıyor.  Konunun diğer bölümlerine ilgi duyan ve isteyen arkadaşlarım olursa devam edeceğim…

KADİR GECEMİZİ KUTLAR… NİCE GECELERE, GÜNLERE, RAMAZANLARA , BAYRAMLARA BİZLERİ SAĞLIK VE MUTLULUKLA ULAŞTIRMASINI  YÜCE RABBİMİZDEN NİYAZ EDERİM

3 Mayıs 2021 Pazartesi

BİR '' TIP BİLİM ADAMI '' GÖZÜYLE KUR'AN !...Nörolog Prof. Dr. GAZİ ÖZDEMİR

 


BİR  '' TIP BİLİM  ADAMI ''  GÖZÜYLE  KUR'AN 
 
Nörolog Prof.Dr. GAZİ ÖZDEMİR



















Eskişehir OGÜ  Tıp Fakültesi  Nöroloji Anabilim Dalı Başkanı iken emekli olan Nörolog Prof. Dr. GAZİ ÖZDEMİR, yaşamının öğrencilik yılları dahil son 50 yılında tıp bilimi çalışmalarının yanında ikinci bir tutkulu meşguliyeti alanı olarak Kur'an'a yönelmiş inceleme ve araştırmalarda bulunmuş ve bu alanda aşağıda 6 adedinin fotoğrafladığım -- benim bildiğim  toplam 8 adet -- kitabı yayınlanmıştır. Bir süre kurucusu da olduğu Türk Nöroloji  Derneği Başkanlık görevini de sürdüren  Gazi Özdemir, Mesleği olan tıp alanında da yoğun çalışmaları ve  yayınladığı eserleri vardır. 

Gazi Hoca, Hatay 1944 doğumlu olup, Arap asıllı bir Türk'dür. Ana dili Arapça'dır. İngilizce'de bilmektedir. Yurt dışında, Tıp alanında çok sayıda makale ( 35 ad.) , kongre özel sununu ( 9 ad.) konferans ( 12 ad. ) Oturum başkanlığı ( 18 ad.) Yurt içinde de, 204 makale, 42 konferans, 150 kongre özel sunumu.... gibi çok yoğun çalışmaları olmuştur.



Bu değerli hoca'mızın beni en çok etkileyen ve son 5-6 senedir çok faydalandığım  '' OKU  K0nularına göre Kur'an Ayetleri Alfabetik Konu Dizimi -- Sözlük '' isimli lüks kağıtlı, ciltli, baskılı Büyük Boy  1263 sayfa hacmindeki kitabının kapak resmini 2 - 3 gün önce bu blog sitemde yayınlamış, Facebook'daki bazı grup sayfalarında ve Twitter'deki sayfamda linkini vermiştim. İlgi gördü. Biraz daha geniş bilgi vermek istedim.

Gazi Hocamızı ben 15 yıl kadar önce DİN VE BEYİN adındaki kitabından tanıdım. 5- 6 yüz sayfalık bu eserini çok dikkatle ve kendime göre önemli bulduğum bölümlerin çizerek okudum, inceledim. Bundan 10 sene kadar önce de '' İSLAM'IN ŞARTI SADECE 5 DEĞİL '' isimli eseri karşıma çıktı. Başka hiç bir yerde ve kaynakta görmediğim ve benzerine rastlamadığım KUR'AN'DAKİ  MUHKEM yani -- temel, ana, esas hükümleri -- seçip, ayırıp bir araya getiren bu çok  önemli ve faydalı eser 3 - 4 sene elimden düşmedi, hep başucu kitabım olarak kaldı. 

4 - 5 sene önce de Hocamız'ın Kur'an'ı tefsir eden 15 günde bir düzenlediği konferanslar oldu düzenledi Eskişehir'de 2 seneye yakın onların müdavimi oldum. Bu süre içinde  büyük boy ciltli '' SON DAVET KUR'AN  ''  isimli  -- kısa tefsirl  meal'ini  ve bu yazımın başında fotosunu yayınladığım  ''  OKU -- KONULARINA GÖRE KUR'AN AYETLERİ KONU DİZİMİ '' isimli eserlerini kendisinden imzalatarak aldım. Bundan 2 yıl kadar önce de nörolojik kontrolüm için kendisini ziyaret ettiğimde
''  KUR'AN VE SON İSLAM '' ile '' TEVRAT VE İNCİL'DEKİ ÖNCEKİ İSLAM '' isimli son eserlerini satın aldım. Bu görüşmemizde ayrıca çok tanınmış ve 15 - 20 baskı  yapan DİN VE BEYİN isimli eserinin ilaveli son baskısını imzalayarak hediye etti. Bendeki önceki  altı çizilerek okuduğum eski nüshayı aldı... Bunların dışın Hoca'mızın   '' KUR'AN KADINI KORUYOR ve MEVANA ''  konulu iki kitabı daha olduğunu biliyorum...


**************  ŞİMDİ LÜTFEN DİKKAT !...  **************** 

ATEİST, DEİST olduğunu iddia eden arkadaşlar, 

Bir kişi veya bir dini grubun etkisinde kalarak, Kur'an'ı ve dini biliyorum zannına kapılarak GERÇEĞE ulaştığına inanan dindar arkadaşlar !... 

Lütfen bu samimi  seslenişimi dikkate alın!... 

Hayatımı adadım denilecek ölçüde ilgilendiğim, yaklaşık 400 kitap edinerek oluşturduğum -- Kur'an Kitaplığıma yoğunlaşarak ; araştırdığım incelediğim KUR'AN sizin bildiğinizi, anladığınızı zannettiğiniz KUR'AN'dan ve onunla gelen dinden tamamen farklı...

Bu bilgi çağında çok fazla da BİLGİ KİRİLİĞİ VAR. 

Daha fazla dünyalık edinmek için DİNİ KULLANAN,  kötü niyetli ve sahtekar insanlar var...

Böyle çok yoğunlaşmadan iyiyi, kötüyü, çirkini, güzeli, yanlışı, doğruyu ayırt etmek çok zor, maalesef...

Bugünlük son bir bilgi vererek bu günkü yazıma son vereceğim. Sonraki  günler devam edeceğim: Uzun yazılar sıkıntı veriyor ve insanlar okumaktan kaçınıyor. 

Bu gün vereceğim son bilgi şu:
 
****  GAZİ ÖZDEMİR  HOCA'mız bu KUR'AN KONULU KİTAPLARINDAN TEK KURUŞ DAHİ GELİR SAĞLAMIYOR.  Ömrünü verdiği bu eserlerinin gelirini kendisi gibi bilim insanı olan BİR TRAFİK KAZASINDA KABETTİĞİ eşi  Prof Dr. NECLA ÖZDEMİR adına kurduğu, -- gelirleri sınırlı Tıp Öğrencilerine  maddi destek amaçlı kurduğu, yönettiği  --  NÖVAK VAKFI'NA  --  Bağışlıyor.

Neden ?

Çünkü Yüce Kitabımız Kur'an'da:

***  Dinin geçim kapısı olması yasaklanıyor.

***  Maaşlı, ücretli din adamlığı, ücretle din hizmetleri, din eğiti, Kur'an eğitimi Y A S A K L A N I Y O R. 

***  Bu işler , bu hizmetler başka geçim kaynağı olanlar tarafından, gönüllü olarak ve maddi menfaat sağlanmadan yapılacak.


NOT :  Bundan sonra ki yazımda  Benim çok  önemli ve çok çok değerli 

bulduğum:

OKU ! -- KONULAINA GÖRE KUR'AN 

AYETLERİ  ALFABETİK KONU DİZİMİ  

isimli kitabın tanıtımını yapacağım...




1 Mayıs 2021 Cumartesi

ALLAH'IN SEVDİĞİ -- SEVMEDİĞİ İNSANLAR !... ( Kur'an'a göre )

ALLAH KİMLERİ  SEVER -- KİMLERİ  SEVMEZ ?
 

Allah kendisini tanısın, tanımasın, sevsin, sevmesin tüm insanları - kayıtsız şartsız -- kendisinin  kontrolünde  ve denetiminde olduğu için '' kullarım '' diye  nitelendirmektedir. Kullarına karşı  sevgisini de bir çok ayette ifade etmektedir:

** İçinizden kim dininden dönerse bilsin ki Allah onların yerine, Allah'ı seven ve Allah tarafından sevilen bir kavim ( toplum ) getirir. (Maide / 54 )

Allah'ın sevgisi tüm insanlara yönelik değildir. Takva ( titiz ve hassas iman ) şartına bağlanmıştır:

** Şüphesiz ki Allah müttakileri  ( takva sahiplerini ) sever.  (  Tevbe / 7 )

Allah'ın sevgisinin bir şartı da Kulun Allah'ı sevmesidir:

** De ki; -- Eğer Allah'ı seviyorsanız, bana uyun ki, Allah'da sizi sevsin ve günahlarınızı bağışlasın.  ( Ali İmran / 31 )


Allah'ın  sevdiği  kulları

ALLAH,

**   İyilik eden kullarını, ( Bakara / 195 )
**  Tövbekar olanları,  ( Bakara / 222 )
**  Temizlenenleri,  ( Bakara / 222 )
**  Sabredenleri,  (Ali İmran / 146 ) 
**  Kendisine tevekkül edenleri / sığınanları ( Ali İmran / 159 )
**  Adaletle davrananları  ( Maide / 42 ) ................... SEVER...


**  Kendisini  sevmeyenleri ve kendisini beğenenleri,  ( Nisa / 36 )
**  Haddini aşanları, ( Bakara / 195 )
**  Bozguncuları,  ( Kasas / 77 )
**  Çirkin sözün alenen söylenmesini  ( Nisa / 148 ) .. SEVMEZ... 









APTALLAR -- ŞİZOFRENLR -- CAHİLLER

    ================================== APTALLAR .:: Aptal Olduğunu ŞİZOFRENLAR ::  Şizofren Olduğunu C A H İ L L E R  :::: C a h i ...