22 Kasım 2019 Cuma

KADER - ALIN YAZSI YOKTUR... NE VARDIR ? '' İLAHİ '' MÜDAHALE !...



















İnsanın, bir topluluğun veya bir grubun yaşamında KADER ve ALIN YAZISI  yoktur.

Yaratıcımız  yarattığı insanın, ne yapacağını bilmez, neler yapabileceğini bilir. Tüm yaşamını  önceden planlamamıştır. İnsana akıl ver nefs ile donatmış ve irade yani kendisine tüm davranışlarında seçim yapma olanağı vermiştir.

Bize İslam dininin indiğinden bu güne kadar yaklaşık 1500 senedir, dayatılan 
'' Kader ''  kavramı yanlıştır. Çünkü insanın  tüm yaşamında neler yapacağı, nasıl davranacağı önceden belirlenmiş olsa, aklın, dinin, peygamberin, ibadetin, duanın ve ahirette yargılanmanın hiç bir anlamı kalmaz.

Hem bazı insanlara olumsuz kader vereceksin, sonra da onu bu kaderinin gereği yaptığı davranışından sorumlu tutacaksın...

Peki, kader ve alın yazısı yoksa ne vardır ?...

Tüm davranışlarında hür olan insanın yaşamına, o ana kadar olulu olumsuz davranışlarına göre, ilahi yani ALLAH'IN Ufak veya büyük müdahalesi, yönlendirmesi vardır. 

Yalnız bu  olumlu ve olumsuz müdahalelerin bazıları insanın yaşamında olgun, iyi ahlaklı bir insan olması eğitimine  yardımcı olacak, yaşama güçlü tutunmasını sağlayacak  ''  SINAV '' lar içinddir. 

Peki insanın yaşamındaki her şey kendi elinde midir ?

Tabii ki hayır...

İnsanın nerede, ne zaman, hangi ailede doğacağı ve öleceği ( ecel ) gibi  temel olgular, Allah'ın takdirinde dir. Ve hatta bazı hallerde  ecelde ertelemenin olabileceği NAHL / 54 ve İBRAHİM / 10 ayetlerinde belirtilmektedir.

Sonıç olarak Yüce Yaraatıcımız, doğduğundan itibaren insanı görevli melekleri ile her anını gözlemekte ve yaşamına küçük veya büyük rötuşlar yapmaktadır. İşte dualarımız ile Allah'tan istediğimiz bu müdahelerdir.

Yazımın başına resimlerini koyduğum iki ayet, kaderin Kur'an'dak gerçek anlamlarını  gösteriyor...


KADER kelimesi  Kur'an'da bize bu güne kadar öğretilen anlamda değil,  ÖLÇÜ anlamında kullanılmıştır.

Örnek: A'LA / 3 ---  Her şeyin miktarını, biçimini belirledi / Kaderlendirdi, hedeflerini ve yapacakjlarını ilham ettirdi.














20 Kasım 2019 Çarşamba

Kur'an'da Kıyamet 1 -- Çeşitleri ve EVRENİN KIYAMETİ





Kur'an'da kıyamet konusu çok geniş olarak  ele alınmıştır.

Kur'an'da  3 Çeşit kıyametin  tanımı ve anlatımı yapılmaktadır. 


1 -- Evren'in Kıyameti: ( Tam veya sınırlı )

2 -- Sadece  Dünya'nın Kıyameti  ( Ara Kıyamet ) ve Dünyanın Yeniden Yapılanması -- Her 50 000 senede bir.

3 -- Ara Kıyamlar,  Değerlendirmeler -- Tüm Dünyada ve ya sadece bir Bölgede. ( Her 

1 000 yılda bir )


EVRENİN  KIYAMETİ:

Gökyüzünde bulunan Dünya, Güneş, Ay ve Yıldızların. bir bölümü veya Galaksilerle beraber tümünün yıkılması ve tüm yaratılanların hesap vermek üzere Mahşer'de toplanmasıdır...

Kur'an'ın çok sayıda  Sure ve ayette  Evrenin kıyametinin nasıl oluşacağını  aşağıdaki  Tekvir Suresi 1 de 7. ayete kadar ( dahil ) bölüm örneğindeki gibi Evrenin Kıyametinin nasıl olşacağını  canlı ve etkin bir üslupla anlatan ayetler vardır:

Tekvir Suresi:

1  -- Güneş dürülüp ışığı gittiğinde,


2 --  Yıldızlar düşüp söndüğünde,

3 -- Dağşar parçalanıp  /  yerle bir /   olduğunda,


4 --  En kıymatli varlıklar  / mal - servet - yakınlar / terkedilmek zorunda kalındığında,


5 --  Yabani hayvanlar bike korkudan bşr araya toplandığında,


6 --  Denizler foku fokur kabartıldığında  / taşdığında, 


7 --  insanlar hesap vermek üzere bir araya getirildiğinde / Toplandığında.


--------------------------------------------------------------------------------------

Not: Bu yazıdaki  ve devam edecek olan Kıyamet konusundaki bilgiler için;  öğrencilik dahil  yaşamının son 55 yılında Kur'an'ı incelemiş ve Tıp bilim alanında başarılı meslek çalışmaları yanında Kur'an konusunda geniş kapsamlı ve çeşitli eserler vermiş, Ana dili Arapça olup Hatay doğumlu bir Türk tıp akademisyeni - Eskişehir OGÜ Tıp Fakültesi Nöroloji Ana Bilim Dalı  başkanlığı da yapmış olan Nörolog Prof. Dr. GAZİ ÖZDEMİR'in  OKU ! -- KONULARINA GÖRE KUR'AN AYETLERİ ALFABETİK KONU DİZİM  isimli eserinin KIYAMET konulu bölümünden ( Sayfa 733 - 741 ) yaralanılmıştır...

-----------------------------------------------------------------------------------------

14 Kasım 2019 Perşembe

KİM EMSALSİZ - ÖRNEKSİZ '' YOKTAN VAR EDİYORSA '' İŞTE YARATICI '' O' DUR !...



Yaratma kelimesini bazen yerinde ve doğru olarak kullanmıyoruz. Sanatçıların, yazarların eserlerini oluşturmasına yarattı diyoruz. Yaratmak, örneksiz emsalsiz olarak yoktan var etmektir. İnsanlar yoktan var edemezler, ancak bilgi dağarcıklarının ve yeteneklerinin harmanlanması ile tasarım yapabilirler. Ressamların, heykeltraşların eserleri; Müzisyenlerin besteleri bir yoktan var etme değil ancak tasarım ürünleridir.

Görülen görülmeyen, bilinen bilinmeyen, evrende tüm var olanları varlık sahnesine çıkaran kişi kim ise Allah O’ dur.

Varlık konusu üzerinde pek çok felsefi açıklamalar yapılmıştır. Ancak bunlar varlığı gerçek sahibinden adeta kaçırmaya çalışmışlardır. Halbuki gerçekte yaratan kim ise , varlığın hakiki sahibi O’ dur. Başka yaratıcı olmadığından O’ ndan başka ilahta yoktur. Bu bakımdan yaratma kavramı Kur’an’da Allah’ı tanıtıcı en belirgin unsurdur.
Varlık aleminde bulunan her şeye Allah bir beden bir şekil vermiş ve ona yol göstermiştir.

*** Yalnız yaratıp ortada bırakmamış, yaşamını sürdürmesi için gerekli olan otomatik yeteneklerle donatmıştır.
Çocuğa anasından doğar doğmaz emmeyi,
Ördek yavrusuna yumurtadan çıkar çıkmaz yüzmeyi öğretmesi,
Bin bir çeşit yaratılışla yaratılan canlıların, bin bir şekilde erkeklerinin dişisine varmasını öğretmesi,
Arı beyinin arıları, karıncaların reisinin karıncaları yönetmesi ve uzak mesafelerden yuvalarını, kovanlarını bulabilmelerin öğretmesi,
İnsanlara doğru ve yanlış yolları göstermesi, hep O’ nun gerçek Rabb ( Düzenleyici, terbiye edici ) ilâh ve Allah oluşundandır.
*** Her şeye varlık veren, yollarını gösteren kim ise işte hakiki ilâh, yani Allah O’ dur.
Atomları yaratan, elmayı yaratan bir çekirdeği yaratan kim ise,
Güneş sistemini, yedi semayı, muazzam galaksileri, genişleyen evreni de yaratan O’ dur.
O halde hiçbir şey yaratamayanların Allahlık iddiası ve hiçbir şey yaratamayan nesnelere Allahlık yakıştırması geçersizdir, boştur.

*** Demek ki, Allah’ı tanıcı en önemli özellik yaratma kavramıdır:
‘’ İşte Rabbiniz Allah budur. Her şeyin yaratıcısıdır. O’ndan başka tanrı yoktur. Nasıl da imandan çevriliyorsunuz ‘’ ( 40/62 )
‘’ Allah her şeyin yaratıcısıdır. O, her şeyin yöneticisidir. ‘’ ( 39/62 )
‘’ Rabbiniz Allah budur, O’ndan başka tanrı yoktur. O her şeyin yaratıcısıdır. O’na kulluk edin, O her şeye vekildir. ‘’ ( 6/102 )

*** Allah her şeyi yaratmakla birlikte, yarattığı her şeyi en güzel şekilde yaratmıştır.
‘’ O’dur ki her şeyin yaratılışını güzel yaptı. ‘’ ( 32/7 )
‘’ Sizi şekillendirdi, şekillerinizi de güzel yaptı ‘’ ( 40/64 )

*** Her varlığı ve her varlığın azalarını hikmeti gereğince yapacağı göreve göre elverişli yaratmıştır. Her organı yerli yerince koyup yerleştirmiştir. Yaratmasında bir eksiklik, bir kusur ve bozukluk yoktur.
‘’ Rahman’ın yaratmasında, bir aykırılık uygunsuzluk göremezsin. Gözünü döndür de bak, bir bozukluk görüyor musun ? Sonra gözünü iki kez daha döndür ( bak ) Göz hor, hakir ve bitkin ( aradığını bulamadan ) sana döner ‘’ ( 67/3 )

KİM YARATICI İSE İŞTE ALLAH O’ DUR...

8 Kasım 2019 Cuma

HRİSTİYANLARI MI TAKLİT EDİYORUZ ?...



Dinimizde tek bir kutsal gece vardır:
KADİR GECESİ
Kur'an'ın indiği, daha doğrusı inmeye başladığı gecedir.
Neden çünkü Kur'an'da sözü edilmektedir.
Diğer kandiller yani kutsal geceler, kutsal değildir. 
Yani dinden değil, gelenektendir.
Bir şeyin dinden olabilmesi için yaratıcımız ile ilgili olmalıdır ve Kur'an'da yer almalıdır.
İşte Mevlit Kandili de GELENEKTENDİR.
Peygamberimizin doğum gününü kutlanmaktadır.

Peygamberimizin inmesine aracı olduğu KUR'AN KUTSALDIR. Fiziki bedeni kutsal değildir.
Onun doğum gününü kutsamak, fiziki bedenini kutsamaktır.
Canlı cansız fizik bir şeyi kutsallaştırmak, ona aşırı sevgi göstermek dimimizde ŞİRKTİR.

Süleyman Çelebi'nin yaklaşık 150 yıl önce kalem aldığı Mevlit, Peygamberimizi aşırı yücelten, onu kutsallaştıran bir metindir. Onu besteleyip özel dini kisveye büründürülen toplantılarda okuma geleneği toplumumuzda yerleşmiş ve ne yazık ki kökleşmiş, insanların beyinlerinde dini bir hüviyet haline konulmuştur

Bu neden olmuştur ? 
Hristiyanların İsa Peygamberin doğum günü kutlamalarına özenilmekle, bu yanlış yola gidildiğini düşünüyorum. Bilindiği gibi Hritiyanlar gerçeği 24 - 25 Aralık günleri olan bu doğum gününü NOEL ismiyle kutlarlar. Müsüman ülkelerin çoğunda ve neredeyse tüm dünyada YENİ YIL kutlaması olarak benimsenmiş ve gelenek haline gelmiştir.

Bu yetmemiş ülkemizde her sene 20 Nisan günleri civarında ayrıca  yine ikinci bir doğum günü haftaları kutlanır hale gelmiştir. Hatta geçmişte bir sene, BİR AY MÜDDETLE bu kutlama törenleri ihdas edilmişti.

Kur'an'da da belirtildiğ gibi canlı cansız nesneleri bu arada  ölü veya diri insanları kutsallaştırma merakı vardır ve bu davranış ne yazık ki tedavisi çok zor bir hastalığıa dönüşmüştür...

Peygamberimizin bedeninin gül gibi koktuğu inancı da bu kapsamdadır....

Yani dostlar kısaca bu gelenek ve davranışlar Allah nazarında yalnıştır, şirktir...








31 Ekim 2019 Perşembe

İLAHİ DÜZENDE YANİ DİNDE -- KUR'AN'DA '' MUCİZE '' YOKTUR !...



İnsanların  oldum olası bir  MUCİZE merakı vardır.

Nedir mucize ?

Olağan dışı , benzeri görülmemiş, manevi ve maddi yani fiziki tüm kuralların çalışmadığı olay ve oluşumlara tanık olmak ve onları gerçekleştirmek.

İnsanlar böyle şeylerin varlığına inanmak isterler, ve hatta daha da ileri giderek inanırlar. Ululuk özelliği verdikleri Peygamber, evliya, şeyh gibi  uhrevi ( dini ) ve ulvi özellikleri olduklarına inandıkları  kişilerde ve yaşayan ve yaşamayan  siyasi lider ve önderler hakkındada uydurulan iddia ve dedikoduları benimserler ve  bazıları da o kişiler hakkında böyle bir yeteğin varlığı ile ilgi idiaları gözleri ile  görmüş gibi savunurlar. 

Mucize, ilahi düzendeki özellikle fiziki kanunların, düzenin aşılması, yok olması demektir ki, bu mümkün değildir. YANİ ALLAH'IN  KOYDUĞU  YERÇEKİMİ  GİBİ FİZİKİ KANUNLAR, ALLAH'IN  EVRENİ YARATTIĞI İLK ANDAN BERİ VADIR. BUNDAN SONRA DA VAR OLACAKTIR...

Yüce Allah mucize özelliğinin var olması halinde bunu insanların suistimal edeceğini, Peygamber gibi Allah görevlilerinde görülmesi halinde sihir, büyü kabul ederek, inanılır, güvenilir bulmayacaklarını bildiğinden MUCİZE KAPISINI HİÇ AÇMAMAYI uygun görmüştür.

Kur'an dışı, dini metinlerde böyle rivayetlerin var olduğunu iddia edenler olacaktır. İşte bu iddialar tamamen gerçek dışıdır. Kur'an'da Allah mucize kavramını reddetmektedir. Mucize kavramı kapsamına yalnızca  KUR'AN'I  VE BU KİTABINDAKİ AYETLERİ ALMAKTADIR...

Şimdi de bu yazdıklarımın Kur'an'dak dayanaklarını görelim:

===  Mucizenin etkisi kısa sürelidir : ( Rum/ 58 )

===  İlahi sistemde  Mucize yoktur:  ( Ra'd / 31 )

 ''  Gerçi dağları yürüten, yeryüzünü parçalayan, yahur ölüleri konuşturma gibi mucize özellikleri olan bir Kur'an olsaydı bile, onlar yine içindeki buyruklarıma iman etmeyecekler vealay etmelerine devam edeceklerdir. Onların bu durumu sanadert olmasın, çünkü 
TÜM İŞLER ALLAH'IN EZELİ  VE EBEDİ EVRENSEL KURALLAR  UYGUN GÖRMESİ İLE OLMAKTADIR. İman edenler de emin olsunlar ki, eğer ALLAH UYGUN BULSAYDI TÜM İNSANLARI DOĞRUYA YÖNLENDİRİRDİ. Allah'ın sözü  Kıyamet saatı gerçekleşinceye kadar, küfresapmış olanlar, karşılık olarak etkilenecekleri  yerlerde oluşturulacak felaketlere uğrayacaklardır.  Şu bir gerçek ki,  ALLAH  VAAD ETTİĞİNDEN ASLADÖNMEZ...  ''

===  Mucizeler Allah'a  mahsustur.  ( Ankebud / 50 )

===  Kur'an  dışında  mucize aramayın.  ( Ankebud / 51 )

=== Mucizeler  gerçek  imana  ulaştırmaz.  ( En'am / 35 --- 109 - 110 - 111 )

------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Yani dostlar, özet olarak bu güne kadar okuduğumuz, dinlediğimiz, izlediğimiz Mucize ile ilgili hikayeler , bilgiler, gerçek dışıdır, doğru değildir.

Örnek verecek olursak, İsa Peygamber '' ÖLÜLERİ DİRİLTMEMİŞTİR '',  PEYGAMBERİMİZLE İLGİLİ KUR'AN DIŞI  MUCİZE HİKAYELERİ  GERÇEK DEĞİLDİR; UYDURMADIR...

-----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------








25 Ekim 2019 Cuma

THE FUTURE OF OUR CHILDREN AND GRANDCHILDREN IS " DARK "


*** THE WORLD IS RAPIDLY FALLING INTO CHAOS...


*** THERE IS NO HUMAN VALUE LEFT IN THE POLITICS OF WESTERN COUNTRIES...

*** THE LEADERS OF THE UNITED STATES AND THE EUROPEAN UNION ARE IMPLEMENTING AN UGLY AND DISGRACEFUL POLICY...

*** WESTERN PEOPLE NO LONGER FIGHT FOR THEIR COUNTRY AND ITS DEPLETED VALUES, USING TERROR AS A TOOL.

*** THE PROMISES AND SIGNATURES MADE FOR WESTERN POLITICIANS ARE NO LONGER WORTH ANYTHING...

*** THEY ARE NOW DOING IT OPENLY IN FRONT OF THE EYES WITHOUT HAVING TO HIDE THE OUTRAGEOUS POLITICS...

*** IT IS DIFFICULT FOR SOCIETIES THAT CONSUME HUMAN VALUES TO THIS EXTENT TO SURVIVE FOR A LONG TIME...

*** WESTERN CIVILIZATION IS COLLAPSING, BUT UNFORTUNATELY, IN THIS COLLAPSE, THEY ALSO CAUSE MATERIAL AND MORAL HARM TO ALL PEOPLE...

*** CHAOS WILL EVENTUALLY DESTROY THOSE WHO REMOVE IT...

ÇOCUKLAR VE TORUNLARIMIZIN GELECEĞİ '' KARANLIK ''



*** DÜNYA HIZLA BİR KAOSA  SÜRÜKLENİYOR...

*** BATI  ÜLKELERİ  SİYASETİNDE  İNSANİ HİÇ BİR DEĞER KALMADI...

*** ABD  VE  AVRUPA BİRLİĞİ  ÜLKELERİNİN  BAŞINDAKİ YÖNETİCİLER ÇİRKİN  VE REZİL  BİR SİYASET UYGULUYORLAR...

*** BATI İNSANI  VATANI VE TÜKENEN  DEĞERLERİ  İÇİN ARTIK  KENDİ  SAVAŞMIYOR,  TERÖRÜ  MAŞA OLARAK KULLANIYOR.

*** BATI  SİYASETÇİLERİ İÇİN VERİLEN SÖZLERİN  VE ATILAN  İMZALARIN  HİÇ BİR DEĞERİ YOK  ARTIK...

*** ÇOK ÇİRKİN SİYASETİ  GİZLEMEYE  İTİYAÇ  DUYMADAN  ARTIK  GÖZLER  ÖNÜNDE  AÇIKÇA YAPIYORLAR...

***  İNSANİ DEĞERLERİNİ  BU ÖLÇÜDE TÜKETEN TOPLUMLARIN  UZUN SÜRE AYAKTA  KALMASI  ZOR  ARTIK...

*** BATI  MEDENİYETİ ÇÖKÜYOR  AMA NE  YAZIK Kİ  BU ÇÖKÜŞTE  TÜM  İNSANLARA DA  MADDİ VE MANEVİ  ZARAR VERİYORLAR...

***  KAOS  SONUNDA  ÇIKARANLARIDA  YOK EDECEKTİR...


APTALLAR -- ŞİZOFRENLR -- CAHİLLER

    ================================== APTALLAR .:: Aptal Olduğunu ŞİZOFRENLAR ::  Şizofren Olduğunu C A H İ L L E R  :::: C a h i ...